Güvendik, inandık, 'Bizim Çocuklar'ın turnuvaya damga vuracağını söyledik. Hatta çeyrek finali garanti gördük. Hollanda ve Norveç zaferlerinde ortaya konan futbolun güzelliği bizleri inandırdı. Genç, yetenekli ve becerili bir kadromuzun olduğunu vurguladık. Ancak; önce İtalya sonra da Galler önünde hayal kırıklığı yaşadık. Turnuvanın başında futbol ve mücadele olarak "REZİL" olduk. Adam gibi mücadele etmedik, skorlara isyan edecek bir oyuncu grubu göremedik. Teslimiyetçi oynadık, zihinsel olarak bir büyük turnuvaya hazır olamadığımıza tanık olduk.
Şenol Güneş'in bile turnuvaya kafaca motive olamadığını gördük. Şenol Hoca'nın kadro yaparken duygusal davranması büyük hataydı ve hangi oyuncunun daha hazır olduğunu tespit etmesi gerekirdi. Şimdi eksi 5 gol averajıyla İsviçre'yi yenmeyi ve en iyi üçüncü olmayı hayal bile etmeyelim. Biz bu kafayla, bu dağınık motivasyonla asla maç kazanamayız hatta 0 puanla bile dönebiliriz. Galler bizden asla iyi takım değil. Ama disiplinli oynadılar ve bir sistem içinde hareket ettiler. Bale-Ramsey ikilisiyle bizi yendiler. Hollanda ve Norveç'e karşı bir sistemle oynadık, rakibi karşılayıp hücuma hızlı çıktık. O maçlarda çok koştuk, rakibe ciddi baskı yaptık, temaslı oyunda ayakta kaldık. EURO 2020'de koşamayan, ikili mücadeleleri kazanamayan ve rakibe baskı bile yapamayan bir Milli Takım izledik. Futbol olarak rezilleri oynadık. Bunun iki nedeni var; 1-Kamp döneminde yükleme mi yapıldı? Yürüyecek halimiz yoktu. 2-Takım oluşumunda Şenol hoca bazı oyuncuların etkisinde mi kaldı? Sonuç; bir turnuvayı daha ıskaladık. Yazık!