WADA (World Anti Doping Agency) Dünya Doping ile Mücadele Ajansı'dır. Dünya ölçeğinde doping ile mücadelede spor branşları, ülkeler arasındaki idari ve hukuki uyumun, eşitliğin ve adaletin sağlanması amacıyla kurulmuştur. Kuruluş yılı 1999, tam yetki ile göreve başlaması 2004 yılıdır.. Bu bilgiyi neden verdim?.. Hacettepe Üniversitesi'nde "Wada'nın verdiği yetkiyle (Buna acreditation deniyor) doping araştırma merkezi bulunuyor.. Ben Türkiye'de yapılan doping kontrollerinin Hacettepe'de incelendiğini sanıyordum.. Gökhan Gönül olayından sonra dopingle ilgili sporculardan alınan numunelerin Köln'e gönderildiğini öğrendim.
Doğrusu çok şaşırdım.
Türkiye'de son 10 yılda her alanda yaşanan göz kamaştıran değişime baktığımızda özellikle tıp alanında bir çok Avrupa ülkesinden bile önde olduğumuzu söyleyebilirim. Hatta yabancıların Türkiye'deki hastanelere tedavi olmak için akın ettiğini düşünürsek "doping" için Almanya'nın Köln şehrindeki doping merkezinin tercih edilmesini yadırgadım.. Yaptığım araştırma sonucu; Süper Lig ve PTT 1.Lig'de doping testine giren oyuncuların numuneleri incelenmek için Köln'e gönderiliyor.. Alt liglerdeki doping testleri ise Hacettepe'de yapılıyor.. Araştırırken, "Neden Köln? Niçin Hacettepe değil?" diye sordum. Aldığım cevap: "Hacettepe'ye bir güvensizliğimiz yok. Ama Köln doping merkezi kalite olarak biraz daha önde.. Süper Lig ve PTT 1.Lig için daha seçici ve hassas davranmak zorundayız. Kafalarda oluşacak şüpheleri önlemek adına Köln'ü tercih ediyoruz.."
TFF'nin bu kararına saygı duyarım. Yani TFF doping konusunda Süper Lig ve PTT 1.Lig için "Sıfır tolerans" davranışı sergilemiş. Unutmayalım; Köln'ü seçmenin ciddi bir maliyeti de var. Türkiye'de özellikle sağlıkta yaşanan "Devrim" diyebileceğim değişime ve gelişime baktığımızda Hacettepe'yi de bir Köln ayarına getirecek her türlü maddi olanaklara ve insan gücüne ülke olarak sahibiz.. Hacettepe'nin doping araştırma merkezini "Sıfır tolerans" konumuna getirmek önceliğimiz olmalıdır. Bunun iki nedeni var:
1- Türkiye doping konusunda itibar ve güven kazanır..
2- Dışarıya ödediğimiz ciddi paralar ülkemizde kalır..
3- Türki Cumhuriyetler'de Türkiye'nin "Ağabey" olarak itibar gördüğünü düşünürsek bu ülkelerde yapılacak doping testlerinin Avrupa'ya gitmesi engellenip Hacettepe'ye gelmesi sağlanır.
Ekonomisi çok güçlü olan Türkiye'nin Hacettepe'yi doping araştırma konusunda "Daha güçlü ve kaliteli" hale getirecek gücü mevcuttur. Çok değerli Gençlik ve Spor Bakanı Akif Çağatay Kılıç'ın bizzat Hacettepe'nin daha güçlü hale getirilmesi için konuya el atacağını düşünüyorum..