Türkiye-Hollanda maçının en çok koşan, en çok mücadele eden, sürekli oyunun içinde olan ve 90 dakikada sahada kalan isimleri; Kaptan Selçuk, Sneijder, Burak ve Hakan Balta Galatasaray'ın Mersin karşısında en iyi oyuncularıydı. Diğer oyuncular bu dörtlüye sadece "Eskortluk" yaptı. Hem üç gün arayla iki kritik milli maç oynayacaksın hem de lig maçında fiziksel zafiyet yaşamayıp üstelik yağmurla kaygan hale gelen zemine rağmen sürekli mücadele içinde olacaksın. Peki milli olmayan Galatasaraylı diğer oyuncular Florya'da "Barbekü" partisi mi yaptılar?.. Çünkü Florya'da çalışanlar fiziksel olarak geride kaldılar. Önde Mersin Nakoulma ve Pedriel ile baskı yaparak Galatasaray'ın geriden oyun başlatmasını engelledi ve ilk topları almasına izin vermediler. Mersin'in bu anlayışına Selçuk, Sneijder ve Burak üçlüsü birlikte isyan edip Galatasaray'ın gol üretmesi için çabaladılar. Galatasaray'ın yakaladığı etkili 4 pozisyonda Burak ve Sneijder'in imzaları vardı. Burak-Sneijder ikilisi hücum etkinliklerinin yanı sıra top rakibe geçince hızla geriye gelip takımı savunmaya müthiş destek verdiler. Özellikle Selçuk ahtapot gibiydi, sahanın her yerine bastı.
Rodriguez'in "silik" oyununu görünce Hamza Hoca ve takım Melo'nun ne kadar önemli olduğunu anlamıştır. İspanyol topu hep ayağına istiyor, riske girmiyor, baskıyı yiyince mücadeleye girmiyor. Rodriguez'in ürkek oyunu yüzünden hem Selçuk savunmaya yakın oynamak zorunda kaldı hem de G.Saray orta sahası göbekten etkili gelen Mersinli oyuncuları karşılama konusunda yeterli direnci gösteremedi. Hamza Hoca, Atletico Madrid maçında göbeği Selçuk- Rodriguez olarak yaparsa Galatasaray inanılmaz pozisyonlar verir. Hamza Hoca, Yasin'i oynatmamakta haklıymış. Çünkü; Yasin gibi süratli bir oyuncunun geniş alanda yakaladığı topları hızlı hücuma dönüştüremeyip içeri hamle yapması herhalde fiziksel eksikliğinin göstergesiydi. G.Saray yakalanan pozisyonlarda Burak-Selçuk- Sneijder-Podolski ve Sinan Gümüş 'Ben atayım' egoizmine bürününce 3 puana ulaşamadı.
Not ; Kalkavan'a FIFA kokartını torpille vermişlerdir. Hakemlikten yakından uzaktan ilgisi yok. Federasyonun manevi evladı galiba. Hollanda maçına yönetim kurulu ile birlikte giden tek hakem. Kalkavan'ın G.Saray'a alerjisi dinmek bilmiyor.