Türkiye'nin en iyi haber sitesi
BÜLENT TİMURLENK

Luiz Suarez olsa bile fark etmez

Sergen Yalçın her ilkbaharda sıkılıp İstanbul'a dönmese ülkenin en önemli futbol akıllarından biri. Dün ilk yarıda 5 kişiyle Galatasaray savunması ve orta sahasına yaptığı baskıyla rakibin bütün pas kanallarını kesti. Elbette bunu 90 dakika yapabilmek mühimdi, zor da olsa başardılar. Mariano'nun sakatlanıp çıkmasıyla defansta pas genişliğini kaybeden Terim'in takımında santrfor Luis Suarez de olsa ilk yarıda değişen bir şey olmazdı. Mitroglou'ya top atamadılar, Onyekuru deparlarının sonunda her topu ezdi ve Ndiaye ile Belhanda çıkışlarda yaptıkları kayıplarla mahkum oyunu hazırladılar. Alanya'nın golündeki degaj vuruşunda elbette ki Muslera'nın hatası var ama Uruguaylı ilk yarıda direğine gelen 3 topu da çıkaran isimdi. İkinci yarıya Terim fırçasıyla başlayan Belhanda'nın iyi oyunu 15 dakika sürdü ve golü getirdi. Galatasaray'ın orta sahasında her şeyi de Belhanda'dan beklememesi lazım. Fernando'nun kaçak oyunu ve Ndiaye'nin hücuma top aktarırken beceriksizliği de özellikle ilk yarıda kaleye tek şut atan takımın problemi.
Fransız düşünür Jean Paul Sartre futbol için kısa konuşmuştur: "Futbolda her şey rakibin varlığıyla çetrefilleşir." Elinizdeki kadro ve oyun tezi ne olursa olsun karşınızda 11 futbolcu ve bir teknik adamın anti-tezi vardır. Mitroglou çıkar mıydı? Onyekuru neden sahada kaldı ve Feghouli çıktı? Bunları 90 dakika sonunda sormak kolay. İki gerçek var, dün Sergen Yalçın'ın futbol aklı berabere biten maçta kazanan taraftı. İki, Başakşehir bugün kazanırsa Galatasaray ile puan farkını 8'e çıkartacak ve haftaya Türk Telekom'da Galatasaray- Trabzonspor randevusu var.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA