2007 yılında önemli kulüplerin transfer listesindeydi o tercihini Galatasaray'dan yana kulandı. İlk iki sezonda 100'ün üzerinde maça çıkarak sezonlara damga vurdu. 2007-2008 sezonunda şampiyon olan kadronun kilit isimlerinden biri oldu. Ancak Galatasaray'dan ayrıldıktan sonra şanssız sakatlıklar yaşadı. O dönemde aynı zamanda Alman Ümit Milli Takımı'nda forma giyiyordu. Son olarak Karagümrük formasıyla şampiyonluk yaşadı. Bahsettiğimiz isim Barış Özbek. Barış Özbek'in futbol kariyerini, pişmanlıklarını ve planlarını konuştu.
"FUTBOL OYNAMAYA DEVAM ETMEK İSTİYORUM"
Karagümrük'te bu sezon şampiyonluk yaşadık. Çok zor şartlarda sıkıntılarla bu şampiyonluğa ulaştık. Ömer Erdoğan ve ekibinin bu şampiyonlukta payı çok fazla. Ama sezon geride kaldı. Futbola devam etmek istiyorum. Fizik olarak hazır ve iyi durumda olduğumu düşünüyorum. Ancak B ve C planlarım da var. Almanya'da antrenörlük lisansımı aldım. Sportif direktörlük eğitimi aldım. Çok değerli genç oyuncularımız var. Ülke futboluna katkı sağlayacak işler yapacağımı düşünüyorum. Ama dediğim gibi fizik olarak iyi durumda olduğumu düşünüyorum. 1 ay sonra 34 yaşına gireceğim. Bence bu yaş futbol için geç değil. Emre Belözoğlu örneği ortada. İlk hedefim futbola devam etmek ama olmazsa diğer planlarımı devreye sokacağım.
"FENERBAHÇE VE BEŞİKTAŞ BENİ İSTEMİŞTİ"
Almanya U20 takımında oynarken Galatasaray, Beşiktaş ve Fenerbahçe beni istemişti. Ayrıca Bundesliga'dan takımlar beni istiyordu. Kalli Feldkamp o dönem beni Galatasaray'a gelmeye ikna etti. İyi olursam oynayacağımı söyledi. Ben de oynayacağıma inandığım için ve küçükken de Galatasaraylı olduğum için Galatasaray'ı seçtim. Fenerbahçe'de o dönem bir Brezilyalı hegemonyası vardı. Zico teknik direktördü. Onlar da beni istiyordu ancak iyi ki Galatasaray'ı seçmişim.
"ŞAMPİYONLUK DÖVMESİ YAPTIRDIM"
Futbol hayatımdaki en güzel yılları Galatasaray'da geçirdim. İlk iki sezonda 100'ün üstünde maça çıktım ve hem şampiyon olduk hem de Süper Kupa'yı kazandık. O kupaları koluma dövme yaptırdım. Benim için hayal gibiydi. Bu hayallerim Galatasaray ile gerçekleşti. Dediğim gibi benim bütün ailem Galatasaraylı. Küçükken Galatasaray'ın maçlarını izleyerek büyüdük. UEFA Kupası'nı kazanan oyuncularla oynama şansı yakaladım. Hasan Şaş idmanlarda bize "Benim posterlerimle büyüdünüz" derdi. Gerçekten de öyleydi. Her çocuğun hayalidir tuttuğu takımda oynamak. Ben de bu hayalimi o dönem genç yaşta gerçekleştirdiğim için inanılmaz mutluyum.
"GALATASARAY'DAKİ İLK SEZONU UNUTAMIYORUM"
İçerdeki Sivasspor maçında ilk golümü atmıştım. O benim için ayrı bir duyguydu. Deplasmanda kazandığımız muhteşem yine bir Sivasspor maçı var. O sezon onlarda zaten çok iyiydi. Hem Şampiyon olduk. Hem de Süper Kupa'yı kazanmıştık. Benim genç bir oyuncu olarak bunları Galatasaray'da yaşamam unutulmayacak şeyler. Ali Sami Yen'de oynadığımız maçlar unutulmazdı. O atmosfer ve taraftar bir daha zor gelir. Renklerine gönül verdiğiniz takımda futbolcu olarak bambaşka bir duygu.
"TRABZONSPOR TERCİHİM YANLIŞTI"
Galatasaray'da ikinci yılımdan sonra Werder Bremen, İngiltere'den ve İtalya'dan çok iyi takımlardan teklifler aldım. Ancak itiraf etmem gerekirse Trabzonspor tercihim yanlış oldu. Trabzonspor büyük camia ancak kariyerime Avrupa'da devam edebilirdim. Genç oyuncuydum ve Trabzon daha çok para verdiği için orayı seçtim. Şampiyonlar Ligi'nde oynayacaklardı ayrıca o yüzden gitmiştim. Keşke Almanya'ya transfer olsaydım daha iyi olurdu.
"MESUT ODA ARKADAŞIMDI"
"Mesut Özil benim Ümit Milli Takım'da oda arkadaşımdı. Ben Mesut'u çok severim. Arsenal'de çok fazla forma şansı bulamadı. Bana direkt biri, Mesut Türkiye'ye gelir mi diye? sorarsa; Mesut Türk gibi yaşayan ve Türkiye'yi çok seven birisi. O dönemlerde de kamplarda konuşuyorduk. O dönem Almanya hızlı davrandı ve Almanya'da iyi bir kariyer yaptı. Mesut'un şu an Türkiye'ye gelmesi zor gibi duruyor. Çok ciddi paralardan bahsediliyor."
"FENERBAHÇE'YE BÜYÜK SEMPATİSİ VAR"
"Ama ben şunu net şekilde biliyorum. Mesut Özil gerçek bir Fenerbahçeli. Bunu birebir konuşuyorduk, ve çok iyi biliyorum. Ben Galatasaraylıydım. O da Fenerbahçeli. Kamplarda bunu hep konuşuyorduk. Fenerbahçe'ye büyük bir sempatisi var. Renklerini seviyor. Mesut'un sözleşmesi biterse, parasal yönden bir sıkıntısı yok. Eğer o formayı giymek isterse Türkiye'ye mutlaka gelecektir. Fenerbahçe taraftarı da çok ister. Ben de Mesut'u o formayla Türkiye'de görmek isterim."
"ALMANYA HALA ALT YAPIYA YATIRIM YAPIYOR"
Türk futboluyla Alman futbolu arasında dağlar kadar fark var. Yıllar geçti ben hala yakından takip ediyorum. Alt yapıya yatırım yapmaya devam ediyorlar. Türkiye'den bir takımın bu maddi şartlarda Bundesliga'da mücadele etme şansı neredeyse yok. Orada bütçeniz 20 milyon Euro'raysa o kadar transfer yapıyorsunuz. Ama bu durum Türkiye'de böyle değil. 20 milyon Euro bütçe var 40 milyon Euro'luk transfer yapılıyor. Yapılan transferler de ortada zaten.
Eskişehirspor, Mersin İdman Yurdu ve bir çok şehir takımı borç yüzünden battı. İnsan Üzülüyor gerçekten. Alt yapıya yatırım yapmadığımız sürece başarılı olma şansımız yok. Dediğim gibi yıl 2020 olmuş Almanya hala alt yapıya yatırım yapıyor ama bizim ülkemizde bu işler lafta kalıyor. Altınordu örneği ortada. Yaptığı yatırımın karşılığını görüyorsunuz nasıl alıyor. Cengiz'i sattı, Çağlar'ı sattı. Gözümüzün önündeki güzel örneği bile görmekte zorlanıyoruz. (Fanatik)