Sakarya’nın Akyazı ilçesinde dergahında 12 yaşındaki kız çocuğuna cinsel istismardan tutuklanan Uşşaki Tarikatının sözde Lideri Fatih Nurullah takma adlı Eyüp Fatih Şağban’ın davasının ilk celsesi Sakarya 1. Ağır Ceza Mahkemesinde görülüyor. Şağban’ın hakkındaki suçlamaları kabul etmeyerek kendisine kumpas kurulduğunu öne sürdüğü dava arasında UCİM Saadet Öğretmen Çocuk İstismarı ile Mücadele Derneği tarafından basın açıklaması gerçekleştirildi.
12 yaşındaki kız çocuğuna istismar ettiği gerekçesiyle tutuklanan Uşşaki Tarikatı Lideri Eyüp Fatih Şağban’ın davasının ilk celsesi sabah saatlerinde Sakarya 1. Ağır Ceza Mahkemesinde başladı. Eyüp Fatih Şağban hakkında hazırlanan ve 1. Ağır Ceza Mahkemesince kabul edilen iddianamede, ’Zincirleme şekilde çocukların cinsel istismarı’ suçundan 15 yıldan 40 yıl 1 ay 15 güne kadar, ’Çocuğa karşı kişiyi cinsel amaçlı hürriyetinden yoksun kılma’ suçundan ise 3 yıldan 15 yıla kadar hapis cezası talep edilen davanın ilk duruşması başladı. Davaya, Fatih Şağban tutuklu bulunduğu cezaevinden, mağdur ve ailesi ise bulundukları ilden Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) yönetimiyle katıldı. Taraf avukatları duruşmada hazır bulunurken sivil toplum kuruluşlarının avukatları ise celseyi izledi. Sanık avukatının; müştekilerin yasal avukatlarının dışında bulunan diğer avukatların ve başka illerden gelen baroları temsil eden avukatların salondan çıkartılma talebi oy birliği ile reddedildi.
Mütalaanın okunmasının ardından sanık Fatih Şağban’ın savunması alınmaya başlanıldı. Zincirleme şekilde çocukların cinsel istismarı’ suçundan 15 yıldan 40 yıl 1 ay 15 güne kadar, ’Çocuğa karşı kişiyi cinsel amaçlı hürriyetinden yoksun kılma’ suçundan ise 3 yıldan 15 yıla kadar hapis cezası talebiyle hakim karşısına çıkan Fatih Şağban yaklaşık olarak 4 saat boyunca savunma yaptı. Savunması alınan sanık Şağban, suçlamaları kabul etmediğini belirterek, kendisine kumpas kurulduğunu öne sürdü.
Karşı tarafı sakinleştirmek için söylediğim sözler tutuklanmama sebebiyet olmuştur
Şağban ifadesinin bir bölümünde, “Trump’un aldığı karar ve Biden’in de görüş olarak bildirdiği üzere İslam cemaatlerini bitirmek için saldırılar başlamıştır. FETÖ Terör örgütüne karşı yaptığımız reddiyeler nedeni ile bu durum başımıza getirilmiştir. FETÖ yardım ve yataklık yapmanın haram olduğuna ilişkin fetvam nedeni ile hedefe alındık. Başka cemaat liderlerine yönelik kumpaslarda yapılmıştır. 15 Temmuz Darbe Girişiminde 3 şehit veren ve bu yapı ile mücadele eden cemaatimiz bu saldırı ile ağır yara almıştır, inanıyorum Türk Yargısı kumpası bozacaktır. 17-25 Aralık öncesi isimsiz ve adressiz bir mail ile cemaatimizin olmayan yurdunda tecavüz olduğu iddiası ile suç dosyası oluşturulmak istenmiş ancak 17-25 Aralık sonrası FETÖ yapısının zayıflaması üzerine takipsizlik kararı verilmiştir. Cübbeli Ahmet isimli bir vaiz aynı kumpaslara destek olarak cezaevinden çıkmıştır. Cemaate ait nezih evde kalmak, cemaatin nüfuzundan faydalanmak, kanunsuz zenginleşmek için kızını bize teklif ederek ‘efendim bu kızı sana verelim’ demiştir, ‘yaşı ufak, olmaz’ desem de ‘Ben ve Çorum’daki arkadaşlarda rüyamızda genç bir kız nikah kıydığını gördük’ diyerek kızını ima ettiler, ‘Y. kendisini Mehtinin hanımı olarak görüyor’ demişlerdir, belki de delil toplamak için böyle konuştular ancak ısrarlara rağmen ben başımdan savdım. Olay başlangıcında bunları tümden savmam gerekiyordu. Ancak bir yandan devam eden iş sözleşmesi ve pandemi nedeni ile aileyi gönderemedik. Kurban bayramında iyi bir şekilde ayrıldık. Bu işleri FETÖ’cü mahrem damat ile bu işi düzenlemişlerdir. Ramazan bayramında iyi şekilde yanımızdan ayılan aile daha sonradan böyle bir iddia etmiştir. Karşı tarafı sakinleştirmek için söylediğim sözler tutuklanmama sebebiyet olmuştur. Y.’nin beyanlarını incelediğimde babasına münferit eylem olarak bahis ettiği olay, devreye giren hukukçu FETÖ’cüler tarafından abarttırılmış. Olay devamlı yapılan zincirleme tacize sokulmuş. Ailesinden 10 kişinin bulunduğu toplam 20 kişinin bulunduğu binada alı koyma iftirası atılmıştır. Y. isimli çocuğun beyanları kurgudur, abartıdır” diye konuştu.
Komplo, şantaj, iftira ve mağdurun ifadelerini kabul etmiyorum
Anne E.A.’nın iyi niyetlerini kullanarak bazı tekliflere yanına geldiğini öne süren sanık Şağban, “Zenginleşme azmiyle şantaj ve iftirayla kızını bize teklif ederek ‘efendim bunu sana verelim.’ demiştir. Bu husus kıza da sorulabilir. Yaşı ufak, olmaz desem de ısrarlar devam etmiştir. Bir seferinde ‘Y.A. kendisini mehdinin hanımı olarak görüyor, bu ne anlama geliyor.’ diye sormuşlardır. Pandemi Yasakları bitince iş akdimiz de bitince aile ile ayrıldık, hizmetler için başka bir aileyle anlaştık. Bu kötü niyetli kişiler Tehdit, şantaj ve kumpaslar karşımıza çıkmıştır. Beni ve cemaatime karşı şahsi çıkarları için bu olayı planlamışlardır. Komplo, şantaj ve iftiraları, mağdurun ifadelerini kabul etmiyorum. Tahliyemi, olay yerinde keşif yapılmasını ve tanıkların dinlenilmesini talep ediyorum” şeklinde konuştu.
İstismarcıların kökünü her yerden kazıyacağız
Sanığın avukatı da müvekkilinin beyanlarına iştirak ettiğini, aleyhe olan hususları kabul etmediğini, dosyayı yeni davrandığını belirterek, sanığın tahliyesini mahkemeye sunacakları belge ve tanıklar için süre talebinde bulundu. Alınan savunmanın ardından duruşmaya 45 dakika ara verildi. Verilen arada Sakarya Adliyesi önüne çıkan UCİM Saadet Öğretmen Çocuk İstismarı ile Mücadele Derneği Başkanı Saadet Özkan, “11 yaşında bir çocuğumuz için bugün buradayız bir istismarcı profili ile karşı karşıyayız. Maalesef ki o istismarcı duruşmaya ara verildi 40 dakika aradayız ve şunları söyledi politik siyasal bir hale davayı getirmeye çalıştı işin içine basın mensuplarını koydu bu işin içinde bugün çocuk için buraya gelenleri CIA ajanı olmakla suçladı her türlü rezillikle karşı karşıyayız istismarcının en ağır cezayı alması için sonuna kadar davanın takipçisi olacağız, çocuklar vatandır diye çıktığımız bu yolda çocuklarımız hiçbir istismarcının elinde kalmayacaklar. Bugün sesini çıkaran 11 yaşındaki çocuğumuza vatanımız adına minnettarız bu istismarcıların kökünü her yerden kazıyacağız” dedi.
4 saat süren savunmasında istismara dair hiçbir şeye cevap veremedi
UCİM Avukatı Mine Rana Kahraman ise, “Öncelikle duruşma başladıktan sonra karşı, taraf avukatı dernek avukatlarının duruşmaya katılmasını engellemek istedi. Mahkeme heyeti Buna müsaade etmedi ve davaya devam etmemize karar verdi. Sonra Sanığın ifadesine başlandı. 4 saat süren savunmasında istismara dair hiçbir şeye cevap veremedi, sorular sorulduğunda da heyet tarafından, çok sıkıştı heyecanlandı ve bunu Yaptığını kabul etti ve dolayısıyla heyette bu sürecin sonunda duruşmaya ara verdi. Bundan sonra mağdur çocuğumuz konuşacaktır davanın takipçisiyiz” ifadelerini kullandı.
Yerel Haberler kategorisinde bulunan hiçbir habere herhangi bir editoryal müdahalede bulunulmamıştır. Anadolu Ajansı, İhlas Haber Ajansı, Demirören Haber Ajansı tarafından hazırlanan tüm Sakarya Haberleri, otomatik olarak servis edildiği şekilde bu sayfada yer almaktadır. Sakarya Haberleri bölümünde yer alan haberlerin tamamının hukuki muhatabı haberi servis eden ajanslardır.