Hayat çok enteresan bir macera Çekirge. Macera değil de kavga olarak alırsan depresyon, panik atak, anksiyete sana bedava.
Gecen gün Leonardo DiCaprio lokantanın tuvaletinde unuttuğu bir Oscar aldı ya! Onun ödül alışına sevinen bir grubun haberlerdeki görüntülerine baktım. Zıplamalar, sarılmalar, haykırışlar. Bir dinin müridiydiler. Tek fark, elde bira ayin yapan bir dinin.
Aydınlanma hareketi "dini" şahsî bir durum, özel bir inanç haline getirdi! Bizim Batıcılar buna uymuşlardı takiben.
Maneviyat öyle kaybedildi işte! Hiçbir alkol, hiçbir 'modern' alışkanlık dolduramadı boşluğunu.
Hiç istedikleri gibi olmadı yani. Fransız devrimcileri, Marks falan fena faka bastılar bu hususta.
Çünkü din hayatın kendisidir cem'an!
İlahi kitaplar tablo gibi duvarlara asılınca "dincikler" top oynuyor ortalıkta.
Gidin bakın bir şarkıcıya ilah muamelesi yapanlara. Konserlerde üstlerini başlarını parçalayanlara. Daha sadık mürit bulamazsınız.
Onların bir ilahları, bir tanrıları vardır.
Gidin borsalara bakın. Borsa binaları birer tapınak, broker'lar gizemli rahiplerdir.
Estetik ameliyatlar ve bazı heykeller kıblesidir birilerinin. Taksim Meydanı'nda veya moda fuarlarında manevi bir tatmin ararlar.
Kendi özel tanrısı için her şeyini feda edenler üç kuruş için adam keser.
Kimisi açıkça yapar bunu, ellerinde kellelerle poz verir. Kimisi beş dil konuşan bir seçkinin mesafesiyle, eldivenle...
Kimisi işçileri gazoz şişelerinde yatırır fabrikalarında, robot yerine çocukları öne sürer Çin olur, kimisi KGB'den mafyaya terfi eder Putin olur.
Kimisi Müslüman göçmenleri vurun diye bağırır, sonra gider hayvan hakları için çırılçıplak soyunur.
Futbol maçlarında fanatikler beğenmez normal taraftarı. "Bağırmayan seyirci çektirsin gitsin!" diye tempo tutar. Takımına küfredilirse ortalığı yıkar. Tek tanrılı dinlerin yerini çok tanrılı dinler almıştır. Tarih tekerrür etmiştir.
İlah gibi kadınlar için varını yoğunu harcayan ve kendini bitiren insanların hikâyeleri döner gazetelerde.
Hayat bilakis tuhaf bir handikaptır Çekirge.
Dün barış diyenler yarın savaş diye ayağa kalkar, dün mutedil olan yarın fevri renklere boyanır da silahların önünden kaz adımlarıyla geçer.
Şöhretli Komedyen bütün kadınlarla yatmak ve bütün arabalara sahip olmak istediğini söyleyince secde etmiştir insanlık. Ne de olsa totemdir o, yapar...
Allah gidince küçük tanrılar ortalığı kaplar.
Barlarda oturanların karşılarında dizilen renk renk şişeler, apartman katı biriktirenlerdeki tapu koleksiyonu, evcil hayvanlarını ikona yapanlar hep aydınlanma çağının dindarlarıdır. İlahları, seküler tanrıları vardır.
Nakit olarak bir karşılığı olan televizyon vaizlerinin dünyasıdır bu. İnsanlık iyice dağıtmıştır.
Çok yüzlü, zıvanadan çıkmış 'bipolar' kişilikler kör kurşun gibi dolanır etrafta. Bütün filmler bize kötülük cankilerini anlatır.
Eroinden kurtuluş vardır ama bunlardan yoktur...
Erkek cinsini tanrı mertebesine çıkaranlar, kolasına ilaç katılmadan porno mezhebine konu mankeni edilir. Tatminsiz ruhlar hap ve tüketim sektörüne aksiseda olur.
Tevhidiyle değil 'putuyla' düşünenlerin trajik finalidir bu Çekirge.
Hayat gerçekten çok renkli bir perdeler toplamıdır kavlimce.
Peygamberler hakka yürür yürümez toprağa gömülmüş totemler hızla çıkarılır. Din, altın buzağıyla değiştirilir, hak söz spekülatörlerin elinde kalır.
İnsanoğlu gerçekten nankördür. Çabuk vazgeçer...
Çok eşitlik, çok hoşgörü lafı edenlerin saniyede kudurmuş gibi yalınkılıç ortalara çıkmasıyla, dün "bi'tanem" dedikleri karılarını doğrayanlar ruh ikizidir bence.
Hayat çok ciddi bir şey değildir. Onu diyorum. Bir yalanı ortaya çıkarma çabasıdır belki de. Göz açıp kapayana kadar geçer gider...
Gizli gözünü açmış, perdeleri aralamış olanlara serdengeçti meşrebince İnsan Tarikatı denir.
Ve adına ne denirse densin, dobra sözün kalplerde bir yeri vardır.
Çünkü insan kalbiyle tanımlanır...