Türkiye'nin en iyi haber sitesi
FERHAT ÜNLÜ

Âkif, Lawrence’a karşı

"Sana dar gelmeyecek makberi kimler kazsın?
Gömelim gel seni târîhe desem, sığmazsın
Herc ü merc ettiğin edvâra da yetmez o kitâb
Seni ancak ebediyyetler eder istîâb."

İstiklâl Marşı'nın ve yukarıda bir kıtasını epigraf niyetine alıntıladığım Çanakkale Şehitleri'ne şiirinin yazarı Mehmet Âkif Ersoy, çok yönlü, çok meslekli bir insandı.

Asıl mesleği baytarlıktı, ancak tutkuyla bağlı olduğu asıl 'iş' edebiyattı. Bir münevverdi, ancak aynı zamanda -kendisi bunu hedeflememiş olsa da- Meclis bünyesinde vekillik yapmış bir siyasetçiydi. Muharrirdi ama bunun yanı sıra çevresine ve milletine 'didaktik' olmayan bir ruhla öğretmenlik yapan bir muallimdi. İyi bir hafız ve vaizdi, ama aynı zamanda -her ne kadar eserini, hiçbir zaman yayınlanmaması için yakmış olsa da- bir Kur'an meali yazarı…

Hepsinden önemlisi bir şairdi, büyük bir şairdi, bunun yanı sıra Birinci Dünya Savaşı ve İstiklâl Savaşı yıllarında vatan savunmasında aktif rol almış bir paramiliter, istihbaratçı ve aksiyon adamıydı. Öyle ki meşhur İngiliz casus Thomas Edward Lawrence'ın operasyonlarına mani olmak üzere Arabistan'a gitti. Ancak o Arap Yarımadası'na gittiğinde maalesef iş işten geçmiş, Osmanlı'ya karşı isyan başlamıştı.

ASIL İSMİ RAGÎF'Tİ

Perşembe akşamı Cumhurbaşkanlığı Külliyesi Kongre ve Kültür Merkezi'nde düzenlenen İstiklâl Marşı'nın Kabulünün 100. Yılı ve Mehmet Akif Ersoy'u Anma Programı'ndaydık. Programda Erdoğan, içinde farklılık ve birliklerimiz vurgularının geçtiği bir konuşma yaptı. Erdoğan'ın 'İstiklâl Marşı bizim ortak andımız' vurgusu önemliydi, bu ortaklık üzerinden marşı 'İstikbal Marşı' olarak nitelendirmesi de… Erdoğan, farklılıklarımızın millet olarak bizim zenginliğimiz olduğunu, ancak farklılıklarımızın kardeşliğimizin önüne geçmemesi gerektiğini de söyledi.

Mehmet Âkif'in çok yönlülüğüne Erdoğan da vurgu yaptı ve milli şairimizin üç dili (Arapça, Farsça ve Fransızca) ana dili gibi kullanabildiğini belirtti.

Âkif'in asıl ismi Ragîf'ti. Babası, 20 Aralık 1873'te Karagümrük'teki evlerinde doğan oğluna ebcet hesabıyla doğum tarihini belirten Ragîf adını verdi. Ancak pek yaygın olmayan bu isim yerine çocukluğundan itibaren bütün çevresi ona Âkif diye seslenince hep bu isimle anıldı.

Âkif'in babası aslen Kosovalı bir Arnavut olan Fatih Camii hocalarından İpek Tahir Efendi idi. Annesi ise vaktiyle Buhara'dan Anadolu'ya göç etmiş bir ailenin kızı olan Emine Şerif Hanım...

Bu şecereye sahip Mehmet Âkif'in nüfus kaydı, doğumundan sonra babasının imamlık yaptığı ve kendisinin de ilk çocukluk yıllarını geçirdiği için Çanakkale Bayramiç'te.

Âkif, 1911-1933 yılları arasında yedi şiir kitabı yayınladı. Bunların hepsinin bir araya getirildiği Safahat, onun temel eseri. Milli şairimiz, II. Meşrutiyet döneminden itibaren Sırat-ı Müstakim (sonraki adıyla Sebilürreşad) dergisinin başyazarlığını yaptı.

1888'de yani henüz 15 yaşındayken babasını kaybetti, yetim kaldı. Bir yıl sonra büyük Fatih yangınında evlerinin yanmasıyla ailesi perişan oldu. Sonra babasının öğrencisi tarafından aynı arsa üzerine yapılan eve yerleştiler.

Âkif, ilk sivil veteriner yüksekokulu olan Ziraat ve Baytar Mektebi'ni 1893 yılında birincilikle bitirdi. 1898 yılında Tophane-i Âmire Veznedarı Mehmet Emin Bey'in kızı İsmet Hanım'la evlendi; bu evlilikten beş çocuğu oldu.

Balkan Savaşı'ndan sonra, 1913 yılında yaptığı kimi yayınlarda iktidarı eleştirdiğinden ötürü Darülfünun müderrisliği görevinden ayrıldı. Bunun üzerine İttihatçıların üç liderinden biri olan Enver Paşa'nın kurduğu Teşkilat-ı Mahsusa'ya girdi.

İslam birliği kurma gayesi güden Tunuslu Şeyh Salih Şerif ile birlikte Almanya'ya gitti. İngilizlerle birlikte Osmanlı'ya karşı savaşırken Almanlara esir düşmüş Müslümanların kamplarında incelemelerde bulundu. Burada yazdığı Berlin Hatıraları adlı şiirini, dönünce Sebilürreşad'da yayımladı.

İstanbul'a döndükten sonra 1916 yılında Teşkilat-ı Mahsusa tarafından bu kez Arabistan'a gönderildi. Görevi, bu topraklardaki Arapları Osmanlı'ya karşı kışkırtan İngiliz propagandasına 'karşı propaganda' yapmaktı. Yani Âkif, Irak haritasını çizen İngiliz kadın casus Gertrude Bell'in öğrencisi Thomas Edward Lawrence'ın bölgedeki ayrılıkçı faaliyetlerine karşı mücadele etmeye çalıştı. Ancak bu faaliyetlere başlandığında iş işten geçmişti.

Âkif, İngiliz desteğiyle bir ayaklanma başlatmayı planlayan Mekke Şerifi Hüseyin Paşa ile görüşemedi bile. Ve zaten ayaklanma da başladı.

MÜSLÜMAN HİNTLİLERİ OSMANLI SAFINA KATTI

Bununla birlikte Âkif, Arabistan'da İngiliz saflarında savaşan Hintlileri etkileyici vaazları sayesinde Osmanlı ordusuna dâhil etmeyi başardı. Yani Arap Yarımadası'ndaki aşiretlerin Osmanlı'dan ayrılmasına mani olamadı ama düşman saflarındaki Müslüman Hintlileri Osmanlı saflarına kattı. Bu süreçte Teşkilat-ı Mahsusa'nın efsanevi isimlerinden Kuşçubaşı Eşref'le çalıştı. Necid Çölleri'ndeki bu istihbarat operasyonları Akif'in Safahat'ine de konu oldu. Âkif, mektuplarında Kuşçubaşı için "Kardeşim, iki gözüm Eşrefçiğim" gibi gönülden ifadeler kullandı. Arabistan dönüşünde iki ay Lübnan'da kalan Mehmet Âkif, ayrıca Necid Çölleri'ndenMedine'ye adlı şiirinde bu seyahatlerini anlatır.

Âkif, 14 ay süren Çanakkale Savaşı'nın zaferle sonuçlandığı haberini de Arabistan'dayken aldı. O coşkuyla yazının girişinde bir dörtlüğünü anımsattığımız Çanakkale Şehitleri'ne şiirini yazdı.

İstanbul'a döndükten sonra düşman işgalinin milletimizin ruhunda açtığı yarayı bir sanatçı olarak derinlikli biçimde gözlemledi. Bu gözlemlerle yazdığı şiirler milletimizin özgüveninin tazelenmesine hatırı sayılır bir katkı sağladı.

Mehmet Âkif Ersoy, mütevazı bir hayat sürdürdüğü İstanbul Beyoğlu'ndaki Mısır Apartmanı'nda 28 Aralık 1936'da vefat etti.

İstiklâl Marşı'nın kabulünün 100. Yılı memlekete hayırlı olsun. Milli şairimizi de bu vesileyle rahmet ve minnetle anıyoruz. Kendisinin de dediği gibi Allah, bir daha bu millete İstiklâl Marşı yazdırmasın.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA