İstanbul Manifaturacılar Çarşısı namı diğer İMÇ... Her ne kadar bir dönem müzik piyasasının kalbinin attığı, Anadolu'dan şehre şöhret olmaya gelenlerin hayallerine kavuştuğu ya da hayal kırıklığı yaşadığı yer olarak bilinse de aslında mimarisiyle de özel bir yer. İstanbul'un ilk alışveriş merkezi olarak bilinen yapı, modern Türk mimarisinin önemli eserlerinden biri olarak kabul ediliyor. Zamanının İMÇ Yönetim Kurulu'nun yaptığı bir yarışma sonucu mimarlar Doğan Tekeli, Sami Sisa ve Metin Hepgüler'in projesinin kabulüyle inşa edilen çarşı, 1967'den bu yana hizmet veriyor.
Yapının inşası sırasında mimarların tavsiyesi ve büyük çabaları üzerine dönemin önemli Türk sanatçılarının eserleri bu yapının çeşitli yerlerine yerleştiriliyor. Kimler yok ki: Kuzgun Acar, Ali Teoman Germaner, Yavuz Görey, Füreya Koral, Bedri Rahmi Eyüboğlu, Eren Eyüboğlu, Nedim Günsur, Sadi Diren... Kimi mozaiklerle, kimi heykellerle kimi de seramik panoyla bu görkemli yapının sanatla buluşmasını sağlıyor.
ESERLER AŞINDI
Mimar Doğan Tekeli, o dönem çıkan bir kanunun kendilerine fikir verdiği anlatıp "İMÇ kamu binası olmasa da kanun, yapılan kamu binalarının yüzde 2'sinin sanat eseri ile donatılmasını zorunlu kılıyordu. Biz de buradan hareketle bu önemli yapıda Türk sanatçılarının eserlerinin olmasını istedik" diyerek, buradaki sanat eserlerinin macerasını anlatıyor. Mimarlar İMÇ Yönetim Kurulu'nu da ikna edince, yapının önemli yerlerine sanat eserleri yerleştiriliyor. Böylece başta Kuzgun Acar'ın Kuşlar heykeli olmak üzere pek çok sanat eseri bu yapıyla iç içe yaşamaya başlıyor.
Mimari ve sanatın en iyi şekilde iç içe geçtiği İMÇ'de yer alan sanat eserleri zamanla gerek fiziksel koşullar gerekse insan faktörü nedeniyle birçok tehlike atlattı. Öte yandan İstanbulluların kolektif hafızasına yerleştikleri için her daim bu tehlikeler karşısında sahip çıkanı da çok oldu...
ESERLERİ KORUMAYA TALİBİZ
Son dönemde bu eserlerin bakımsızlık, kimi tuhaf müdahaleler sonucu ciddi bir restorasyona ihtiyaç duyduğu gerçeği kamuoyu tarafından dillendirilmeye başlanmıştı. Peki, kim, nasıl bu restorasyonu yapacaktı? Geçen hafta sevindirici bir haber geldi. İMÇ'de bulunan dokuz eser, Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi, Kültür ve Turizm Bakanlığı ve İMÇ Yönetim Kurulu iş birliği ile restore edilecek.
Yapının mimarlarından Doğan Tekeli bu eserlere sahip çıkanlara teşekkür ettikten sonra "Bu yapının kolay kolay yıkılmayacağını düşündük ve Türk sanatçılarının eserleri de bu yapıda yer alsın istedik. Ama eserler zamanla aşındı şimdi bu eserlere sahip çıkılması beni çok mutlu ediyor" dedi. Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Handan İnci ise "55 yıl önce hocalarımızın ve sanatçılarımızın yaptığı eserlerin uzun süredir burada maruz kaldığı yıpranma, eleştiri konusuydu ve bakılması isteniyordu. Buna bakacak aslında tek kurum da biziz. Hem hocalarımız, sanatçılarımız hem de bünyemizde bir Kültür Varlıklarını Koruma Onarım Yüksekokulu var ve işi de bu. Dolayısıyla biz buraya bir manevi hak iddia ederek geldik, 'bunları korumaya talibiz' dedik. İMÇ Yönetim Kurulu bizi destekledi. Devlet de bizim yanımızda durdu. Şimdi bu eserleri restore etmeye başlıyoruz" dedi.
Restorasyon çalışması aşama aşama sosyal medyadan duyurulacak ve bu eserlere zamanın ve insanların verdiği ciddi zararlar onarılacak. Böylece bu eserler gelecek nesillere de aktarılacak.