Yargıtay kararında "sanayi şirketinde çalışan bir işçi, aynı iş yerindeki bir kadın çalışanı gece yarısı telefondan mesaj yoluyla taciz etmeye başladı. Kadının rahatsız olması üzerine, önce pişman olduğuna ilişkin mesajlar atan işçi, ardından "mesajları yetkililere söylerse ikisinin de zarar göreceği"ne dair mesaj gönderdi.
Kadının durumu iş yeri yetkililerine bildirmesi üzerine tutanak tutularak, işçinin savunması alındı. Şirket daha sonra "bir kadına gece vakti gönderilen bu mesajların taciz ve tehdit içerdiği" gerekçesiyle işçinin iş akdini feshetti. İşçi ise iş akdinin geçerli bir neden olmaksızın, ihbarsız şekilde, haksız feshedildiğini öne sürerek, kıdem ve ihbar tazminatının ödenmesi istemiyle dava açtı.
Yerel mahkeme "ağır bir yaptırım" dedi
Davaya bakan . İş Mahkemesi, davacının "sarkıntılık eylemiyle iş akdinin sona erdirilmesi eylemi mukayese edildiğinde, iş akdinin feshedilmesinin çok ağır bir yaptırım olduğu" sonucuna vararak davayı kabul etti.
BİR BAŞKA YARGITAY KARARI
Yargıtay 9. Hukuk Dairesi, çalıştığı otelde müşteriye cinsel tacizde bulunduğu gerekçesiyle işten çıkarılan garsonun iş akdinin haklı nedenle feshedildiğine hükmetti. Bir otelde çalışan garson, müşteriye cinsel tacizde bulunduğu iddiasıyla işten çıkarıldı. Sebep bildirilmeden iş akdinin feshedildiğini öne süren garson, kıdem ve ihbar tazminatı talebiyle dava açtı.
İş Mahkemesindeki yargılama sırasında davalı işveren, işçinin bir müşteriye cinsel tacizde bulunduğunu, iş akdinin haklı nedenle feshedildiğini savundu.
Cinsel taciz olayının ve söz konusu çalışanın iş akdinin haklı nedenle feshedildiğinin somut delillerle ispatlanamadığı sonucuna ulaşan mahkeme, garson hakkında kıdem ve ihbar tazminatı ödenmesine karar verdi.
Temyiz üzerine dosyayı görüşen Yargıtay 9. Hukuk Dairesi ise yerel mahkemenin kararını bozdu.
Dairenin kararında, cinsel taciz eyleminin yapısı gereğince delil bulunmasının her zaman mümkün olmayacağı vurgulandı.
Mağdurun tek başına olduğu yerlerde bu tür eylemlere maruz kalması, tacize uğrayanlardan çok azının olayları işverene yansıtabilmesi nedenleriyle ispat noktasında tacize uğrayan lehine değerlendirmeye gidilebilmesi gerektiğine işaret edilen kararda, ceza davasında delil yetersizliğinden beraat kararı verilmesinin hukuk hakimini bağlamayacağı, mevcut delil durumuna göre karar verilmesi gerektiği belirtildi.
Mahkeme tarafından taciz olayının ispatlanamadığı açıklanarak işveren feshinin haksız olduğunun kabul edildiği aktarılan kararda, bir tanığın, otel müşterisinin ağlayarak yanına geldiğini ve olayı anlattığını ifade ettiği, müşterinin yazılı şikayet dilekçesi ve olaya yönelik tutulan tutanak birlikte değerlendirildiğinde davacının otel müşterisi kadını taciz ettiğinin anlaşıldığı kaydedildi.