Düzce Üniversitesi Tıp Fakültesi İç Hastalıkları Anabilim Dalı Endokrinoloji ve Metabolizma Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Yusuf Aydın, tiroid hastalıkları ve gebelikte tiroid ile ilgili kamuoyuna önemli açıklamalarda bulundu. Çok farklı tiroid hastalıkları olduğunu belirten Doç. Dr. Yusuf Aydın, iyot eksikliği, tiroid bezinin çok çalışması (hipertiroidi), tiroid bezinin az çalışması (hipotiroidi), tiroid nodülleri ve tiroid kanseri şeklindeki tiroid hastalıklarının gebelik sırasında da görülebileceğini söyledi.
"DENİZ ÜRÜNLERİYLE BESLENİN"
İyotun tiroid hormonunun temel elementi olduğunu, eksikliğinde tiroid hormonu üretiminin azaldığını ve buna bağlı olarak gebede hipotiroidin oluşabileceğini ifade eden Doç. Dr. Aydın, "Bebeğin anne karnında beyin gelişiminin iyi olabilmesi için iyot gerekmektedir. Özellikle Türkiye ve bölgemizde orta derecede iyot eksikliği olduğu biliniyor. 1992'den beri tuzlarımızda iyot olsa da yeraltı su kaynaklarımızda iyot az bulunduğu için hala iyot eksikliği toplumumuzda ve gebelerde gözlemlenmektedir. Ciddi iyot eksiliği, doğuştan özürlü (kretinizm) denilen hem fiziksel hem de zihinsel geriliğe yol açan bir hastalığa sebep olabilir. Bu sebeple gebelerin iyot alması ve iyottan zengin gıdalarla (deniz ürünleri) beslenmesini öneriyoruz şeklinde konuştu.
Tiroid bezinin hızlı çalışmasının hipertiroidi olarak adlandırıldığını ve hipertiroidinin karışık bir durum şeklinde nitelendirildiğini belirten Doç. Dr. Yusuf Aydın, "Bu durumla karşılaşan gebenin mutlaka endokrinoloji doktorları tarafından takibi gerekmektedir. Aksi takdirde yanlış ve gereksiz tedaviler verilebilmektedir. Şöyle ki gebeliğin ilk haftalarında plasenta denilen organdan ß HCG gibi çeşitli hormonlar salgılanmakta ve bu hormonların etkisi ile TSH denilen hormon düşebilmektedir. Bu durum, çoğu zaman tedavi edilmeksizin 12-16. haftada düzelmektedir. Ancak Graves hastalığı denilen, hipertroidi ile ortaya çıkan, bir hastalık ile karışabilmektedir. Bunun ayırıcı tanısı için çeşitli testler yapıldıktan sonra tedavi kararı verilmelidir dedi.
TEDAVİ EDİLMEZSE CİDDİ SORUNLARA YOL AÇIYOR
Hipertiroidinin tedavi edilmezse hem anne hem de çocuk üzerinde olumsuz etkilere yol açabileceğine dikkat çeken Aydın, hastalığın annede kilo alamama, erken doğum, kalpte ritm bozuklukları, şiddetli bulantı ve kusma gibi şikayetlere neden olabileceğini sözlerine ekledi. Annenin fazla hormonlarının çocuğa da geçeceğini belirten Doç. Dr. Yusuf Aydın, bu durumun çocukta gelişme geriliği, fetal taşikardi, doğumda hipertiroidi gibi olumsuz sonuçlara sebebiyet vereceğini vurguladı.
GEBELİKTE İLAÇ SEÇİMİ DOĞRU YAPILMALI
Hipertiroidi hastalığının tedavisiyle ilgili önemli bilgiler veren Doç. Dr. Aydın, "Gebelerde ilaç seçimi çok dikkatli yapılmalı, hem anneyi hem de çocuğu düşünerek tedaviler uygulanmalıdır. Böyle bir tedavi için elimizde çok fazla seçenek yok. Bu tedavide verilecek ilaç dozu miktarı çok düşüktür. İlaçların yan etkilerinden korunmak için çok düşük dozlarda ilaçlar kullanılması gerekmektedir. Zaman zaman gebelerde ilaçlar ile kontrol edilemeyen hipertiroidi vakalarında alternatif olarak cerrahi tedavi veya geçici plasmaferez denilen kandan tiroid hormonunun temizlenmesi şeklinde tedaviler yapılabilmektedir diyerek açıklamalarına devam etti.
GEBELİK KONUSUNDA ZORLUK YAŞAYAN ANNE ADAYLARI TİROİD TESTİ YAPTIRSIN
Son yıllarda basında haşimato ve hipotiroidi gibi hastalıkların sıklıkla gündeme geldiğini söyleyen Doç. Dr. Yusuf Aydın, "Bence bu nokta çok önemli. Haşimato aslında hipotiroidi hastalığının bir çeşidi ve en sık görülenidir. Bu hastalıkta tiroid bezine karşı vücutta antikorlar oluşmuştur. Bu sebeple tiroid bezinde tahribat oluşur ve tiroid hormonu yeterli üretilemez. Hipotiroidisi olan anne adayları gebelik planlıyorlar ise TSH seviyesini normal aralığa çekmelidir. Zaten hipotiroidisi olan kadınlarda adet düzensizlikleri sık gözlenir. Bu sebeple gebe kalmakta zorlanabilirler. Hatta gebe kalamayan anne adaylarına mutlaka TSH değerlerine baktırmaları tavsiye edilmektedir. Hipotiroidi; halsizlik, yorgunluk, saç dökülmesi, kabızlık, sürekli uyuma ihtiyacı, kaslarda güçsüzlük gibi şikayetlerle kendini gösterir. Ancak bazen ilk bulgusu adet düzensizliği ve kısırlık da olabilir. Bu yüzden gebelik konusunda zorluk yaşayan anne adayları tiroid testlerini mutlaka yaptırmalıdır şeklinde uyarılarda bulundu.
Hipotiroidi hastalığı tedavisinin zor olmadığını ifade eden Doç. Dr. Aydın, hastaların tiroid hormonunu her gün düzenli olarak almaları ve doz ayarlamalarını 4-5 haftada bir TSH değerine baktırarak yaptırmaları gerektiğini belirterek, gebelerin ise her ay tiroid hormonu ihtiyacı değişeceği için sık sık kontrole gitmeleri tavsiyesinde bulundu.
İYOTTAN ZENGİN GIDALAR BOL TÜKETİLMELİ
Tiroid nodüllerinden ve tiroid kanserlerinden de bahseden Doç. Dr. Yusuf Aydın, "Nodül genellikle yaş arttıkça daha fazla gözlenir. Ancak bizim Bölgemizde ve Karadeniz'in tümünde her yaşta gözlenebilmektedir. Ancak genç yaştaki birisinde nodül varsa bu durumda biraz daha dikkatli olmak lazım. Çünkü bu nodüllerin kanser olma ihtimali yaşlılara göre daha fazladır şeklinde konuştu.
Gebelerde tiroid nodüllerine rastlandığında öncelikle tiroid testlerine baktıklarını belirten Doç. Dr. Aydın, sonrasında ultrason ile nodülün boyutlarını ve özelliklerini değerlendirdiklerini ve gerekirse biyopsi yaptıklarını sözlerine ekledi. Gebelerde biyopsinin rahatlıkla yapılabildiğini ve hiçbir zararı olmadığını söyleyen Aydın, "Eğer biyopsi sonucu normal çıkarsa herhangi bir şey yapmadan takip edilir. Ancak kanser çıkmışsa hasta ile görüşülerek 20-28 hafta arasında ameliyat önerilir. Eğer tanı geç konulmuş ise ameliyat, doğum sonrasına bırakılabilir dedi.
Son olarak gebelik planlayan annelere önemli uyarılarda bulunan Doç. Dr. Yusuf Aydın, "Gebelik planlayan annelerin eğer tiroid hastalıkları var ise gebelik öncesinde mutlaka hekimleri ile görüşerek tiroid testlerini kontrol ettirmelidir. Gebelik boyunca yakın takip ile ilaçlarını uygun dozda kullanmalıdır. Bölgemizdeki tüm anne adayları, gebelik öncesi iyot desteği almaya başlamalı ve iyottan zengin gıdaları bol tüketmelidir diyerek açıklamalarına son verdi.