Türkiye'nin en iyi haber sitesi
MURAT ARIN

Riskler artıyor, borsalar aldırmıyor

Küresel piyasalar, dünya gündemini işgal eden konuları dikkate almadı ve genelde olumlu geçen bir haftayı daha geride bıraktı. İsrail'in Gazze'ye saldırması, Rusya'ya gelen yeni yaptırımlar, Malezya Havayolları'na ait yolcu uçağının düşürülmesi gibi dünyanın yakın geleceğini şekillendirecek olayların hisse senedi borsalarında etkisi sınırlı kaldı.
Borsaların bugün ne kadar akıldışı hareket ettiğine Wall Street'ten bir hisse senedinde yaşanılan spekülasyonla örneklemek mümkün. Cynk Technologies adlı şirketin hisseleri bir ay öncesine kadar birkaç sentten işlem görüyordu. Bunun nedeni altı yıl önce kurulan şirketin hiçbir faaliyetinin dolayısıyla hiçbir gelirinin olmamasıydı. İnternette sadece bir sayfası olan şirketin bir adet yöneticisi bulunuyor ve bilançoları boş olarak açıklanıyor. Şirketin herhangi bir zamanda faaliyete geçme planı da bulunmuyor. Bu nedenle şirketin hisselerinin 6 sentten işlem görmesi bile iyimser olabilir.
Ancak bir Wall Street mucizesi gerçekteşti ve şirketin piyasa değeri bir ay içinde 350 kat artarak 6 milyar dolara kadar çıktı yani bin dolarlık hissesi olan bir ayda 350 bin dolar kazandı. İşin ilginci fiyat nedensiz şekilde yukarı giderken birçok ciddi finans kurumu ve yatırımcı hissede kısa pozisyon aldı yani ellerinde olmayan hisseleri sattı. Cynk geçen hafta işleme kapatıldığında 4 milyar dolarda işlem görüyordu, açığa satış yapan birçok portföy yöneticisi bu nedenle işsiz kaldı.
Bu açıkça ahmakça ve akıl almaz durum dünyanın en etkin işlediği iddia edilen borsasında gerçekleşebiliyor. Para kazanma hırsı değersiz ev kredisi alacaklarının paketlenip milyarlarca dolarlık birinci sınıf tahvile dönüştürülüp satılmasıyla 2008 krizini getirmişti. Krizi atlatmayı başarabilen ABD bankaları bugün bu nedenle on milyar dolar civarında cezalar ödüyor.
Şimdi değersiz şirketlerin hisseleri ya da tahvilleri milyarlarca dolara el değiştirebiliyor. Merkez bankalarının para basması nedeniyle oluşan spekülatif ortamda, örneğin ABD'de işlem gören biyoteknoloji şirketlerinin fiyat/kazanç oranı ortalama 500'lere çıkabiliyor ya da 240 milyar euro yardım alan ve borcunu çevirebilmek için yeniden yardım almak zorunda kalacak Yunanistan'ın tahvilleri yüzde 5,5-6 faizle işlem görebiliyor.
Bu tür para oyunlarının her zaman sonu geldi ve ne kadar ertelense de yine gelecek. Ve yine sadece bazı bankalar, şirketler ve yatırımcılar zarar görmekle kalmayacak, dünya ekonomisi daha 2008'in yaralarını tam olarak saramadan daha sancılı bir krize sürüklenecek.

Faiz indirimleri geç mi kaldi?

Merkez Bankası hafta içinde faizini yarım puan daha indirdi. Faiz, altı ay önce yükseldiği seviyeye göre daha makul bir seviyeye geldi ama aradan geçen sürede döviz kurlarını ve enflasyonu kontrol altına alma çabası ekonomi üzerinde kalıcı zararlar oluşmasına yol açtı.
Dünya ekonomisi, özellikle Avrupa ekonomisi yavaşlıyor ve Türkiye bundan etkileniyor.
Sanayi üretimindeki daralma ve geri dönmeyen kredilerdeki hızlı artış, ekonomi için olumsuz sinyaller veriyor. Döviz açığını gösteren uluslararası yatırım pozisyonunda bir iyileşme olmuş, açık 60 milyar dolar kadar azalmıştı, şimdi açık dövizdeki son parlama öncesindeki rekor seviyelere yeniden ulaşmak üzere. Bunun anlamı liranın yeniden spekülasyona açık hale geldiği. Merkez Bankası sadece enflasyonu değil yüksek faiz politikasının bu olumsuz sonuçlarını da dikkate almalıydı.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA