2 Eylül'de Ukrayna ile deplasmanda, 5 Eylül'de grup lideri Hırvatistan'la içeride oynayacağız. 2018 Dünya Kupası'na katılma yolunda bu iki hayati maç öncesi A Milli Futbol Takımı'nın hocası yok. Zaten gruptan çıkmamız zordu, bu hoca krizine ne gerek vardı?
Prim krizi, Arda Turan kavgası, kebapçı baskını derken; Fatih Terim hem kendisine, hem de Milli Takım'a en büyük kötülüğü yapıp gitti. Giderken 3.5 milyon Euro tazminatı garantiye almayı da ihmal etmedi.
Şenol Güneş, milli görevi kabul etmedi. Abdullah Avcı'nın da bu işte gönlü yok gibi görünüyor. Ya Lucescu ya da Mustafa Denizli göreve gelecek gibi. İkisi de tecrübeli teknik adamlar ama bu kısa sürede ne yaparlar; büyük soru işareti. Eğer bir mucize olmazsa, Dünya Kupası'nı yine evden izleyeceğiz gibi duruyor.
Birçokları Beşiktaş'ı yarı yolda bırakmadığı için Şenol Güneş'i haklı buluyor. Peki Türkiye grup lideri olsaydı, Güneş yine de Milli Takım'ın başına geçmeyi kabul etmez miydi?
Güneş risk almamakta haklı ama tarih, risk alıp efsane olanları yazıyor.