Çorum Valisi Necmeddin Kılıç'ın hayvancılığı geliştirmek için Afganistan ve Özbekistan'dan çoban ithal edeceğini açıklaması tepki çekti.
'Memlekette bu kadar işsiz varken, Çorum'dan ithal çobana ne gerek var?' diyenler oldu.
İhtiyaç var ki, vali "İthal edeceğim" diyor.
Kılıç, Çorum'daki meraların çok verimli olduğunu ama hayvanları meraya götürecek çoban bulamadıklarını söylüyor.

MİS GİBİ İŞ AMA...
Bu sorun yeni değil;
17 Ocak 2014 tarihli yazımda da Türkiye'nin çoban sorununa değinmiştim. Google'a çoban yazın 'Muş'ta 4 bin lira maaşla çoban bulunamadı', 'Bolu'da besiciler, aylık 3 bin lira ücretin yanı sıra barınma ve yemek ihtiyacını karşılayacak olmasına rağmen çoban bulamamaktan şikayetçi', 'Şanlıurfa'da 3 bin lira maaşla çoban aranıyor ama bulunamıyor' haberleriyle karşılaşırsınız.
Türkiye'de şehirlere o kadar büyük göçler yaşandı ki, köyler köy olmaktan çıktı.
Bugün birçok köyde genç nüfus kalmadığı için yaşlılar çobanlık yapıyor.
Aslında sorunun sosyolojik boyutu daha derin.
'Çoban mı olacağım?', 'Çobana kız mı verilir?', 'Çobanın oyuyla benim oyum bir mi?' sözleri ile aşağılanan bu güzel meslek, artık rağbet görmüyor.
Dağda merada temiz havada hayvanlara bakacaksın, stres yok, gürültü yok. Sağlıklı yaşayacaksın ve üstüne 3-4 bin lira alacaksın. Mis gibi iş ama çoban olmak isteyen yok.
Onun yerine asgari ücretle İstanbul'da sürünmeyi tercih ediyor insanlar.
Bizde birçok meslek dalı aşağılanıyor. Türkiye'de işsizlik sorunu biraz da insanımızın iş beğenmemesinden kaynaklanıyor.
Çoğu genç, fiyakalı iş peşinde; dizilerde izledikleri hayatlara özeniyorlar.
İşe yaramaz bölümlerde okuyup özel üniversiteleri zengin edip işsizler ordusuna katılan gençler, baba parasıyla kafelerde cep telefonuyla oynayıp ömür tüketiyorlar.
Gençlerimizin beğenmediği işleri de artık Suriyeli, Iraklı, Afgan, Özbek göçmenler yapıyor. Hem daha ucuza, daha verimli çalışıyorlar.
Aynı Almanya'daki gibi olacak; bugün Türkiye'ye göçmen gelen Suriyeliler, bir-iki kuşak sonra işyerlerinde, fabrikalarında Türkleri çalıştıracaklar!