15 Haziran'da 100 yaşına basacak olan ABD'li milyarder David Rockefeller, son 38 yıldaki altıncı kalp naklini geçen hafta yaptırdı. Rockefeller, "200 yaşımı görmek istiyorum" diyor. 200 yaşını görür mü bilmem ama çok zengin olmak, uzun yaşamın garantisi değil. O yüzden Rockefeller'e, 100 yaşına kadar altı kalp nakli gerçekleştirilmesi de bir başarı öyküsü. Bilim ilerledikçe insan ömrünün de süresi uzuyor. Bakın İngiltere'de Royal Brompton Hastanesi'nde geliştirilen yeni bir teknoloji sayesinde akciğer, vücut dışında bir gün süreyle solunum yapabilecek. Akciğer nakillerinde organların sadece yüzde 20'si nakle uygun oluyordu. Bu teknoloji sayesinde akciğer nakil ameliyatları daha kolay yapılacak.
PARÇALAR DEĞİŞECEK
2000'lerde doğanların gelişen gen ve organ nakli teknolojisi sayesinde 150 yaşını görebileceği söyleniyor. Cambridge Üniversitesi'nden biomedikal gerontolog Aubrey De Grey'in, "150'nci yaşını görecek ilk insan çoktan dünyaya geldi" diye bir açıklaması vardı.
Şimdi doğanlar, gelecekte araba parçası değiştirir gibi eskiyen organlarını değiştirecek. Gelişen gen teknolojisiyle belki de bütün hastalıkların çaresi bulunacak. Belki de bir gün sadece çok ama çok uzun yaşamanın sorunları çözülmeye çalışılacak. Elbette biz yetişkinler treni kaçırdık. En iyisi 'çok uzun yaşamanın derdi de çoktur' deyip avunalım.
Bu hayattaki en büyük mucize, bilim aslında. Dünyada boşa harcanan kaynaklar bilime adansa, medeniyetimiz kim bilir şu anda neredeydi?