Gündüz kuşağı ekranlarına bakıyorum da, magazin programları yine tavan yaptı. Yaptı da, koltuklarına kurulup magazin konuşanların yüzde 99'u magazin gazetecisi değil.
Şimdi tek tek isim vermeme lüzum yok çünkü meselem kişilerle değil, magazin adına gelinen noktayla...
Şarkıcılar, menajerler ve modacılar; magazin gazetecisi gibi her gün televizyonlarda yorumlar yapıyor. Hatta hızını alamayan günde iki-üç program geziyor. Sanırsınız altın günündeler, sanırsınız falcılar... Yahu bu işin de geçmişi, ayarı, üslubu, bilinmesi gerekenleri, kırmızı çizgileri var.
Öyle evde çay içip dedikodu yapar gibi milyonların önüne çıkıp başkaları çekiştirilmez, ahkam kesilmez, hedef gösterilmez, karalanmaz, konuşulmaz.
Sonuç: Adaletsiz, tutarsız, alt seviyede, her geçen gün çirkinleşen, ağzı olanın konuştuğu, taraflardan görüş alınmadan önümüze gelene bir tekme kıvamında magazin dünyası.
Sonuç: Yıllarını magazin gazeteciliğine adamış, işini çok iyi bilen gazetecilerin ekranda olmaması.
Sonuç: Ucuz kavgalar, tartışmayı bile beceremeyen 'magazin guruları', tespiti eksik çıkarımlar, yalandan ahlakçılıklar.
Ve maalesef daha sonra göreceğimiz sonuç; herkesin magazinden tiksinmesi, magazinin yerlerde sürünmesi, işin toptan suyunun çıkması olacak.
Haberiniz olsun ey yapımcılar, program müdürleri...