Türkiye'nin en iyi haber sitesi
YÜKSEL AYTUĞ

Müge’nin stüdyosundaki ‘Kardeşlerim’

Kardeşlerim, bu sezon Atv'nin yayınladığı en başarılı dizilerden. Anne ve babalarını kaybettikten sonra sığındıkları dayılarının evinde bir yandan yengelerinin psikolojik şiddetiyle başa çıkmaya çalışırken, diğer taraftan hayata tutunma mücadelesi veriyorlar. Ama ne yalan söyleyeyim, yüreğim bu diziyi dakika dakika izlemeye biraz isteksiz. Yaşlandığımdan mıdır nedir, artık ağır dramları kaldıramıyorum. Hele ikinci bölümde ağabeyin, küçük kız kardeşini devletin esirgeme yurduna bırakma sahnesini izledikten sonra 'Bana müsaade' demiştim. Gelin görün ki, gerçek hayatın içinde Kardeşlerim'in katmerlisi yaşanıyor. Geçen hafta boyunca Atv'deki Müge Anlı'yı izleyenler şimdiden bana hak vermiştir.
Tam da Dünya Mülteciler Günü arifesinde ekrana düştü hikaye... 8 yıl önce Suriye'deki savaştan kaçıp üç çocuklarıyla birlikte Türkiye'ye sığınan ailenin annesiyle babası cezaevine düşmüşler. Çocuklar da teyzeye emanet edilmiş. Biri yurda verilmiş. 14 yaşındaki ağabey ise tüm ailenin reisliğini üstlenmiş. Ama 9 yaşındaki küçük kardeş ortadan kaybolunca duyarlı komşu Murat Haltaş, gözü yaşlı ağabeyi alıp Müge Anlı'nın stüdyosuna gelmiş.
İşte bundan sonrasını, en ağdalı kalemlere sahip senaristler bile yazamaz. Meğer enişte, çocuklara fiziksel ve psikolojik şiddet uygularmış. 9 yaşındaki uyur gezer kardeş bir gece tuvalet yerine başka yere işeyince kıyamet kopmuş. O da evden kaçmış.
Tek isteğinin, kardeşleriyle beraber yurtta devlet güvencesi altında yaşamak olduğunu dile getiren ağabey ise olgunluğuyla hepimize parmak ısırttı. Çalışıp, kardeşlerinin bakımına yardımcı oluyormuş meğer. Kazandığı paranın çoğunu teyzesine veriyor, kalanı da cezaevinden çıkacak anne ve babası için biriktiriyormuş. Dedim ya, dramdan reyting süzmeye kararlı 10 senarist kafa kafaya verse, bu kadarını yazamaz.
Ertesi gün Kardeşlerim'in Atv'de sezon finali vardı. Tatlı Sert'tekini izledikten sonra bana yavan geldi doğrusu... Neyse ki 'bizim' dizinin finali mutlu sona ulaştı. 9 yaşındaki kardeş bulundu, hepsi birden devletin yurdunda güvence altına alındı.
Kader, bir kez daha benden 'En İyi Senarist' ödülünü almıştı...
NOT: Bu kez alkışlarım, Müge'den daha çok, duyarlı komşu Murat Haltaş'a... Pek çoğumuzun üst kattaki komşunun adını bile bilmediğimiz şu yalnızlar ormanında 'komşuluğun' ne demek olduğunu hatırlattığı için...

VAR yokmuş gibi
Bu aralar EURO 2020 yüzünden önümüz arkamız sağımız solumuz futbol. Günde üç canlı maç ve en az iki futbol tartışma programı izleyince ben de dümeni futbol sularına kırmak zorunda kalıyorum çaresiz.
Mutlaka sizin de dikkatinizi çekiyordur. VAR yani Video Yardımcı Hakem Uygulaması, Avrupa Futbol Şampiyonası'nda neredeyse hiç kullanılmıyor. Oysa bizim ligde her pozisyon VAR incelemesine tabi tutulduğu için hepimiz 'kekeme futbola' mahkum edilmiştik.
İlk gününden beri şu VAR uygulamasına karşı duruyorum. Adalet uğruna futbolun heyecanına kan doğruyorlar çünkü. Tekrarlıyorum: Oralar stadyum, adliye sarayı değil.
Belli ki UEFA da benim gibi düşünmeye başladı. Hakemlere "Çok çaresiz kalmadıkça VAR için maçı bölmeyin, duraksatmayın" talimatı vermişler. Diyeceğim o ki; VAR onlarda gerçekten asistan, bizde ise Kadı...
Bu arada UEFA'nın seyir zevkini korumak adına yayıncı kuruluşlara da gem vurduğunu gözlemliyorum. Pozisyonların tekrarları hem kısa hem de seyrek ekrana getiriliyor. Böylece bizdeki gibi maçın yüzde 30'unu banttan izlemekten kurtuluyoruz.

Gaf kürsüsü
Atv'deki Milyoner'de "İstanbul, Sinop ve Hatay sırasıyla hangi yarım kürede bulunur?" diye soruldu. Yarışmacı Esma Erol, "Kuzey- Kuzey-Güney" diyerek elendi. Heyecandan olsa gerek, Türkiye'nin tamamının kuzey yarım kürede olduğunu unutuvermişti. (Doğru yanıt "Kuzey-Kuzey-Kuzey" olacaktı)

Zap'tiye
Bir ay önce "Aşılar nerede, aşı olamıyoruz, kriz böyle yönetilmez" diye çemkirenler, günde bir buçuk milyon doz aşı yapılması karşısında dut yemiş bülbüle döndüler. Bu da aşının bilinmeyen bir yan etkisi olsa gerek!

Ne demiş?
"Eğer huzurun yoksa, huzur bozmalısın..." (National Geographic'de ekrana gelmeye hazırlanan Deha: Aretha belgeselinin tanıtımında dünyaca ünlü şarkıcı Aretha Franklin'in sözü)

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA