Haberi cuma akşamı TRT 1 bülteninde izledim. Bir Azeri inşaat işçisi, onarmak için girdiği okul binasında eski püskü bir piyano görüyor. Geçiyor piyanonun başına ve değme virtüözlere taş çıkartan bir beceriyle başlıyor çalmaya... Bir arkadaşı; olayı videoya çekip sosyal medyada paylaşıyor. Beklendiği gibi bu 'sürpriz resital' tık'lanma rekorları kırıyor.
Bütün dünya olaya çok şaşırdı. Ama eminim ki Azeri kardeşlerim buna pek şaşırmamıştır. Çünkü sanata yakınlıklarını ve yatkınlıklarını bu köşede her daim büyük bir takdirle yazıp çizdiğim Azeri kardeşlerimin ülkesinde neredeyse her iki evden birinde piyano olduğunu biliyorum. Sanatın, Azerbaycan'da eğitimin vazgeçilmez bir parçası olduğunu ise haber metninin bir cümlesinde yakaladım. Deniliyordu ki, 'Yoksul bir ailenin çocuğu olan Akşin Guladiyev, okulda aldığı piyano eğitimini, ailesini geçindirmek için yarıda bırakıp inşaatlarda çalışmaya başladı..." Demek oluyor ki, en yoksul ailenin çocuğu bile Azerbaycan'da piyano eğitimi alabiliyor.
Ne demeli? Helal olsun kardeşlerimize.