Bilmem bu vahşi gündemin arasında aklınıza geliyor mu ama 5-21 Ağustos tarihleri arasında Brezilya'nın başkenti Rio de Jenerio'da yaz olimpiyatları düzenlenecek. Bütün dünyanın gözü kulağı oraya çevrilecek. Ta, eski Yunan'dan beri olimpiyatların dünya barışına hizmet eden bir özelliği var. Oyunlar sırasında savaşlar, çatışmalar kesilir. Dünya bunu uzun bir süredir unutmuştu. İnşallah bu sefer hatırlanır...
Ancak spor medyasında olimpiyat ruhunu hatırlatacak, sporseverleri olimpiyatlara hazırlayacak bir eyleme rastlamıyorum. Örneğin; Enis Kuşku adlı kürekçimizin, madalya şansı olduğunu bir kriminal olay sayesinde öğrendik. Ne yazık ki bir maganda, sporcumuzu bıçakladığı için onun olimpiyatlara katılma şansını yok etti.
Ben bir başka sporcumuzdan ise televizyondaki bir akıllı telefon reklamı sayesinde haberdar oldum. Tutya Yılmaz adlı sporcumuz meğer bugüne kadar olimpiyatlara katılan en genç jimnastikçimiz imiş. Peki bizim spor medyamız şu anda ne ile meşgul? Her zaman olduğu gibi 'uçurtma' transfer haberleriyle. Acaba diyorum, bir 'sporsever spor müdürü' çıksa da, olimpiyat takımımızda yer alan sporcularımızı her gün hiç olmazsa üçerli beşerli gruplar halinde bize tanıtan özel bir olimpiyat sayfası yapsa nasıl olur!