Bir şey tutmaya görsün, suyunu çıkarana kadar üzerinde tepinme alışkanlığımız var.
Sinemadaki romantik komedi akımı da böyle. Sürüsüne bereket komedi oyuncuları, yanlarına birer de güzel kız alıp kamera karşısına geçiyor.
Sonrası, ya nasip...
Git Başımdan filminin galasına da bu yüzden korka korka gittim.
Beklentimi asgariye indirdiğimden midir nedir, filmden dudağımın kenarına ilişen bir gülümseme ve ruhumu ferahlatan bir rahatlıkla ayrıldım. Bir kere, konu farklıydı.
Aslında 'romantik komedi', bir fantazi hikayesinin yanına katık edilmişti. Senarist ve yönetmen Şahin Altuğ, bulduğu verimli damarı (insanın iç sesiyle tanışması) iyi işlemiş. Şahin Irmak ve Bülent Emin Parlak, BKM şemsiyesi altında birlikte uzun yıllar oynamanın avantajlarını kullanıp ortaya iyi bir iş çıkarmışlar.
Ama ben perdede sadece iki dakika görünmesine rağmen muazzam performansıyla gönülleri fetheden 'delirmiş deli doktoru' Özgür Ozan'dan gözümü alamadım...
Eğer adlı adınca edilen küfürlü sahnelerden rahatsız olmam diyorsanız ve bazı Hollywood öykünmelerini görmezlikten gelmeye razıysanız, şu serin ve yağmurlu havalarda ruhumuzu saran kasvete 'Git Başımdan' demek için iyi bir fırsat olabilir.