Kahramanmaraş'ın Pazarcık ilçesinde saat 04.17'de 7,4 şiddetindeki depremden dokuz saat sonra Elbistan'da saat 13.24'te 7,6 şiddetinde yeni bir deprem oldu. Bu iki depremin ardı ardına olması tartışmaları da beraberinde getirdi. Japonya'daki depremlerle Kahramanmaraş depremleri de kıyaslanmaya başlandı. Bu iki depremin diğer depremleri tetikleyeceği söylentileri de yayıldı. Kocaeli Üniversitesi, Mühendislik Fakültesi, Jeofizik Mühendisliği Bölümü'nden Prof. Dr. Şerif Barış depreme dair SABAH'a özel açıklamalarda bulundu
*7.7 büyüklüğündeki depremi genel olarak nasıl değerlendiriyorsunuz? Böyle bir büyüklükte deprem bekliyor muydunuz?
-1995 yılından beri deprem olacağına dair ismi geçen bir bölge burası."Kahramanmaraş'ta deprem olacak" diyorduk. Bu gölgelerde depremi bekliyorduk ama beklenen büyüklük hiçbir zaman 7,2-7,3'ten daha büyük değildi. Bu deprem bizim için aletsel büyüklük anlamında sürpriz oldu.
*İkinci büyük depremin olması sıra dışı mıydı?
-Arkasından 7,6 şiddetinde ikinci depremin olması büyük bir sürpriz oldu. Bu Türkiye'de bir ilkti çünkü dünyada da çok görülen bir şey değil. Bu deprem sıra dışıydı.
"100-120'YE YAKIN ATOM BOMBASINA KADAR ENERJİ BOŞALMIŞTIR"
*Nasıl bir enerji boşaldı, depremdeki enerji boşalması miktarını neyle kıyaslayabiliriz?
- Diyelim ki; Kocaeli depreminde 80 atom bombası kadar enerji boşaldıysa Kahramanmaraş depreminde 100-120'ye yakın atom bombasına kadar enerji boşalmıştır. Bu bilginin vatandaşa bir faydası yok. Çünkü sonuçta enerji boşalsa da oluşturduğu hasar bizim için çok önemli. Bizim anlamamız gereken bu tür depremlere karşı depreme dayanıklı yapı tasarımını hayata geçirmek. Bu büyüklükteki depremlere dayanıklı yapının nasıl yapılacağı yapı şartnamesinde var ama uygulamaya gelince bu enerjiye dayanabilecek yapı maalesef yapılmamış ki bu kadar bina yıkıldı.
*Dünyada da bu şiddetteki depremlere yapılar dayanabiliyor mu?
-Elbette dayanabilir. Şu an bölgeye baktığımızda bütün binalar yıkıldı mı? Hayır. Ayakta kalan binalar var. İnşaat mühendislerinin derdi büyük depremlerde yapıyı yıkılmayacak şekilde tasarlamaktır. Yıkılmaması mümkündür. Depremde yapının hasar alması da mümkündür; hasar ya tamir edilir ya onarılır ya da oturulmaya devam edilir. Bütün hasarlı binalarda ölüm olmaz.