BAŞIMA GELMEDİ DİYEN YALAN SÖYLER!
-Bu tarz bir teklifte bulunan oldu mu, geldi mi başına böyle bir şey?
Başıma gelmedi diyen yalan söyler! Çünkü bu sadece bizim sektörle alakalı değil, böyle başları tutmuş büyük insanlar, daha tecrübesiz, daha küçük, eli yüzü düzgün her insanı deniyorlar. Tabii ki benim başıma da geldi, hem de ne teklifler geldi. Ama ben o teklifleri bile idrak edemeyecek kadar küçüktüm. Şimdiki nesle bakıyorum; beni cebinden çıkarır, duvara fırlatıp atar yani.
İşte bunlar beni erken yaşta evlenmeye de sevk etmiş olabilir. Kızımın babasının tarafı güçlü bir aile, doğulu bir aile ve oradaki o güvenli alan, kızımın babasının bana olan aşkı kendine aşık ettirdi. Ben reddettikçe geldi, reddettikçe geldi, ben de dedim ki 'Selen, bu güvenli ortamda hayatına devam et.' Ama o öyle olmadı tabii. Ailenin yapısı ve yaşam tarzıyla benim iş dünyam birbiriyle örtüşmediği için tabii ki işime de devam edemedim. Çocuğum da olduğu için uzun bir süre ara vermek durumunda kaldım. Ama hiçbir zaman evde oturup da örgü örmedim. Hep işimle ilgili okudum yazdım. Hiçbir zaman umudumu kaybetmeden, kendimi geliştirerek devam ettim hayatıma.
Hatta bir gün, Hülya Avşar tek kişilik bir oyun yapmıştı. Kalabalık aile şeklinde gittik. Çok da güzel, başarılı bir oyundu. Allah'ım ben nasıl ağlıyorum, nasıl ağlıyorum ama… Alkışlıyorum ama ait olmam gereken yerde değilim ben. Oyun yapmalıyım, tiyatro yapmalıyım, ben oraya aitim. Bu kadar kopartılmış duygusuyla orada olmak, çok ağırıma gitmişti ve dedim ki, 'ben ölürüm de işime dönmeden yaşayamam.' Çok şükürler olsun ki zor da olsa, bir sürü engel de olsa işime döndüm. Çok zorlandım ama döndüm.
-Evliliğiniz ne kadar sürdü?
Bir ömür gibi (gülüyor). 1997 ile 2003 arası. Ama 2003'te sadece evler ayrıldı. O beyefendi başka bir evlilik yaptığı halde o hegemonya çok uzun yıllar devam etti 2009'a kadar.