Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, 24 Kasım Öğretmenler Günü nedeniyle düzenlenen "Maarif Kongresi" programı kapsamında Erzurum'a geldi. Tarihi Yakutiye Medresesi'nde "Öğretmenler Odası" buluşmalarına katılan Bakan Tekin, öğretmenlerle bir araya gelerek eğitim politikaları ve uygulamalara dair önemli açıklamalarda bulundu.
Bakan Tekin, göreve geldikten sonra hayata geçirdikleri "Öğretmenler Odası" toplantılarının öğretmenlerle sahada birebir iletişim kurma açısından büyük bir öneme sahip olduğunu belirtti. Tekin, bu toplantılarda öğretmenlerden gelen öneri ve talepleri dikkate aldıklarını ifade ederek, "Uygulamalarımızın sahadaki yansımalarını görmek, eksiklikleri tespit etmek ve daha iyi bir eğitim sistemi için öğretmenlerimizle istişare ediyoruz. Bu toplantılardan çok değerli fikirler elde ediyoruz" dedi.
"300 BİN ÖĞRETMENİMİZ UNVAN ALMIŞ OLACAK"
Öğretmenlik Meslek Kanunu'ndaki düzenlemelere değinen Tekin, şu açıklamayı yaptı: "Bizim fark edemediğimiz eksiklikler varsa onları tespit etmek, bunları öğretmen arkadaşlarımızdan duymak ve onları hayata geçirecek şekilde bir çabanın içerisindeyiz. Bunun birçok örneği var. Bunlardan en somut olan daha önceki bakanımız döneminde yürürlüğe konulan Öğretmenlik Meslek Kanunu'nda oradaki ifadeyle 20 yıl öğretmenlik yapan ve 20 yılın sonunda uzman öğretmen unvanını alan arkadaşımızın başöğretmen olmak için 10 yıl daha beklemesi yani 30. yılında başöğretmen oluyordu. Gittiğimiz Öğretmenler Odası toplantılarının tamamında, öğretmen arkadaşlarımız, buradaki düzenlemenin yanlış anlaşıldığını ve düzeltilmesinin iyi olacağını söylemişlerdi. Biz de onu yeni Öğretmenlik Meslek Kanunu'na koyduk ve bunun da savunucusu olduk. Oradaki öğretmen arkadaşlarımızın yoğun istekleri neticesinde bizim de ısrarcısı olduğumuz bir konuydu. Bunun sonucunda da 2025 yılı içerisinde yani 1 Ocak'tan itibaren yıl içerisinde yaklaşık 300 bin civarında öğretmenimiz unvan almış olacak."
"PROJELER TÜRKİYE GENELİNDE YAYILIYOR"
Öğretmenlerin projelerini paylaşabildiği bu toplantıların önemine dikkat çeken Tekin, "Burada öğretmen arkadaşlarımız bazen Bakanına ulaşmak istediği özel projelerini anlatıyorlar. Bu projelerden Türkiye geneline yaymamızı istedikleri oluyor. Mesela İstanbul'dan bir arkadaşımız 'Yetim projesi', yetim öğrencilerle ilgili proje yapıyordu, onu 'Türkiye çapında yayabilir miyiz?' dedi.
Deprem bölgesiyle başladık ve 11 ilde arkadaşlarımız projeyi yürütüyor. Burası, bunun gibi öğretmen arkadaşlarımızın kendi ürettikleri projeleri paylaştıkları bir ortam oluyor. Kişisel problemler, resmi uygulamalar, resmi mevzuat içerisinde veya resmi başvuru ortamında anlaşılamayan özel problemleri bizimle paylaşıyorlar ve biz onlara çözüm üretmeye çalışıyoruz. Bizim ve Bakanlığın uygulamaları açısından çok faydalı oluyor. Bu toplantılarımızın, görüntünün ötesinde çok işlevsel bir amacının olduğunu biliyorum ve o yüzden de çok önemsiyorum" dedi.