Başbakan Yıldırım Bosna Hersek gezisi sırasında yapılan basın toplantısında ikili ilişkiler çerçevesinde önemli açıklamalarda bulundu. Başbakan Yıldırım, "İkili ticaretimiz artıyor. Et ithalatı ile ilgili sıkıntı yok. Yıllık 15 bin ton kota var. Cumhurbaşkanımız da bu yılın ortalarında Bosna Hersek'e ziyareti olacak. Bu ziyaret vesilesiyle başta serbest ticaret anlaşması ile birlikte yaklaşık 10 farklı alanda bir anlaşma imzalanması söz konusu. Bu, Bosna Hersek ve Türkiye arasındaki ilişkilerin daha da ileri taşınması anlamına geliyor. Yeni işbirliklerinin önünü açacaktır bu durum." açıklamasını yaptı.
"BOSNA HERSEK HÜKÜMETİ 15 TEMMUZ'DA YANIMIZDA OLMUŞTUR"
Başbakan Yıldırım, Bosna Hersek'in 15 Temmuz'da Türkiye'ye verdiği destekten dolayı teşekkür ederek, "Ülkemiz 15 Temmuz 2016'da hain darbe teşebbüsü ile karşı karşıya geldi. FETÖ'nün bu teşebbüsüne Bosna Hersek çok hızlı bir şekilde tepki verdi. Bosna Hersek'e bu desteklerinden dolayı teşekkür ediyoruz. Ancak FETÖ dünyaya yayılmış olan bir örgüttür. FETÖ'ye karşı mücadelemiz küresel anlamda devam ediyor. Bosna Hersek'te FETÖ'ye karşı mücadelede bulunuyor. Balkanların istikrarı ve güvenliği, aslında Avrupa'nın güvenliği demektir, Ortadoğu'nun güvenliği demektir. Bu bakımdan buradaki barışın, buradaki istikrarın bozulmaması için bütün bölge ülkelerine büyük sorumluluk düştüğünü biliyoruz. Bu çerçevede biz, Bosna Hersek başta olmak üzere diğer bütün ülkelerle dostane ilişkilerimizi geliştirmenin gayreti içerisindeyiz." ifadelerini kullandı.
15 Temmuz hakkında Türkiye büyük destek verdiklerini söyleyen Bosna Hersek Bakanlar Konseyi Başkanı Denis Zvizdic, "Bizler de 15 Temmuz darbe girişiminden sonra Türk hükümetine her alanda destek verdik. Bizler de ülkemizde tüm terör örgütlerine karşı savaşıyoruz. Türk makamlarıyla da bu konuda birlikte çalışıyoruz. Bu çalışmalar Bosna Hersek ve Türkiye'nin istikrarı adına yapılıyor. Bütün legal makamları desteklemeye devam edeceğiz." açıklamasını yaptı.
"DÜNYA GENELİNDE EN YÜKSEK BÜYÜME ORANI TÜRKİYE'YE AİT"
Başbakan Yıldırım Türkiye'nin ekonomik büyüme oranı hakkında, "Türkiye ekonomisinin 7,4'lük 2017 büyüme oranı dünyadaki en yüksek büyüme oranı olarak gerçekleşti. Bu büyüme oranı bizim için bir sürpriz değil. Bunun böyle olacağını aylar önce gelişmelerden görmüştük. Türkiye 2018 yılı için de sürdürülebilir, istikrarlı ve orta vadeli planda hedeflediği büyüme oranını tutturmak için gerekli projelerini yapmıştır." açıklamasını yaptı.
"BOSNA HERSEK'TE YAKLAŞIK 600 MİLYON DOLAR DEĞERİNDE YATIRIMIMIZ MEVCUT"
"Yatırım ortamının güvenli olduğu her yerde yatırımlar artış gösterir. Biz ülkemizin bu ortama gelmesi için çok çalıştık. Geleceğe yönelik planlar ve projeler yaptık. Aynı şekilde Bosna Hersek'te de güvenli bir yatırım ortamı var. Bu yüzden Bosna'da yatırım konusunda herhangi bir sorun yok. Biz yatırımcılarımızı her zaman teşvik ediyoruz. Şu anda Bosna Hersek'te yatırımcılarımızın yaptığı projelerin değeri 600 milyon dolar civarındadır. Ancak bunun daha fazla yukarılara çıkması adına çalışacağız. Biz her zaman Bosna Hersek ile birlikte dayanışma içinde olacağız. Bölgedeki tüm balkan ülkeleri ile iyi ilişkilerimizi ve işbirliğimizi sürdürmeye aynı şekilde özen gösteriyoruz."
SARAYBOSNA-BELGRAD OTOYOL PROJESİ
Zvizdic, Bosna Hersek'in başkenti Saraybosna ile Sırbistan'ın başkenti Belgrad arasında Türkiye'nin desteğiyle inşa edilmesi planlanan otoyol projesine de değinerek bu projenin hayata geçirilmesi konusunda iyimser olduğunu anlattı.
Zvizdic, "İyimser olmamın iki nedeni var: Biri hem Sırbistan'ın hem de Bosna Hersek'in altyapı alanındaki ilişkilerin geliştirilmesi konusunda hazır olmaları. Diğeri ise bu projenin bir ortağının da dostumuz Türkiye olması." dedi.
Otoyol projesinin karmaşık olduğunu ve kısa sürede hayata geçirilemeyeceğini dile getiren Zvizdic, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın bu yılın ortalarında Bosna Hersek'e yapması planlanan ziyarette, projenin modelinin belirlenmesi ve idari anlamla başlatılmasının mümkün olabileceğini söyledi.
Zvizdic, iki ayrı güzergahtan yapılması öngörülen otoyol projesinde Bosna Hersek'in önceliğinin ekonomik açıdan daha uygun olan Saraybosna-Tuzla-Brçko-Bijelina-Belgrad güzergahından başlanması gerektiğini vurguladı.