Tanıtma ve kullanma kılavuzu yönetmeliğinin 5. Maddesinde bir mal ile o malı kullanan tüketici arasındaki etkileşime aracılık eden her türlü dijital ortamda yer alan yazılı, sesli ve görüntülü ifadelerin Türkçe olmasının zorunlu olduğuna hükmediyor" dedi.
Şahin, Gümrük Ve Ticaret Bakanlığı'nın bu araçları ve ithalatçılarını denetlemesi gerektiğini vurgulayarak " Bu konuda araç markası vermeyeceğim ama Türkiye yollarında kullanılan araçların çoğunda dijital ortamda bulunan sesli ve görüntülü uyarılar ne yazık ki Türkçe değil. Gümrük Ve Ticaret Bakanlığı bu konuyla ilgili bir kanun çıkartmış.
Şimdi bu kanunu çıkartan kendileri, yürürlüğe koyan da kendileri ama bu kanun ve yönetmeliğe uymayanda yine kendileri. Bir yönetmelik hazırlamış ve yürürlüğe koymuşsanız bunun gereklerini yerine getirmek zorundasınız" şeklinde konuştu.
Bakanlığın tüketiciyi mahkemeye yönlendirmeden önce kendi görevini yapması gerektiğini ifade eden Şahin "Tüketici kanununun 74. Maddesi bu konuyla ilgili dava açma yetkisini biz tüketici örgütlerine ve bakanlığa veriyor. Fakat bununla ilgili dava açıp uzun bir sürece yayıp Türkiye tüketicisine saygısızlık etmeye devam etmenin bir anlamı yok. Bir yönetmelik çıkartıp bunu da yerine getirmeyip işi mahkemeye bırakması büyük bir acizliktir dedi"
Toplantıda konuşan Tüketiciler Derneği Kayseri Şube Başkan Yardımcısı Fatih Güneş, Türk tüketicilerin kullandıkları ayıplı mallar hakkında bilgi sahibi olamadığını belirterek " Amerika'da ortaya çıkan bu araçların emisyon değerlerindeki yazılımsal değişiklikle ilgili ortaya çıkan bu ayıpla ilgili birçok haber var birçok bilgi var. Araçların ayıplı olduğuyla ilgili hemen dava açılabilir gibi bir yönlendirme var. Biz şuanda tam olarak kesinleşmiş bir dava sürecinin olduğunu düşünmüyoruz.
Biraz daha dikkatli davranmak gerektiği kanaatindeyiz. Çünkü ülkemiz bir aracın emisyon değerinin ölçülmesi satın alınmadan önce bir problem var mı diye bakma konusunda eksiğiz. Vatandaşımız bilmeden ayıplı mal kullanıyor olabilir. Bu konuda bakanlığı göreve davet ediyorum" ded