Bu hafta en fazla cümle içinde kullanacağımız kelime o olabilir; hatta kesin o: Deniz. Tam zamanı. Her manada. Hem girme, hem çıkma vakti! Akdeniz sıcacık olmuş bile, Ege de olanca cazibesiyle hazır. Çok tercih etmesek de Marmara burnumuzun dibi, şükür. Ve Deniz Seki tahliye oluyor en nihayetinde, çok şükür. Son iki günü cezaevinde, 5 Haziran Pazartesi çıkıyor. Yarın değil öbür gün. Oh!
Bu vesileyle açılalım biraz...
Devlet malı deniz, yemeyen domuz mu? Tövbe! Deniz kenarında dalga eksik olmaz ama; o doğru. Denizdeki balığın pazarlığı da olmaz bak.
Ona hediye almak, denize su götürmek gibi mi? O derece her şeyi var yani... Denizde kum, onda para bitmez mi? Maşallah... Bazısı da denize girse kurutur. Aman mazallah!
Denizden çıkıp çayda boğulmak, herkesin başına gelebilecek bir durum. Olur bazen. Denizden (ya da sudan) çıkmış balığa dönmek de öyle... Denize düşen yılana sarılır mı? O da olur maalesef bazen...
Deniz mavisi güzel renktir. Deniz kurdu adamlar daima çekici bulunur. Deniz tutması pek fenadır. Masallardaki denizkızı hep tatlı ama hüzünlüdür. Deniz mili 1852 metredir. 'Denizaşırı' hâlâ fallarda çıkan nostaljik bir kelimedir!
DENİZKEDİSİ YER MİYİZ?
Denizgüzelini bilir misiniz? Lezzetli bir balık kendisi... Okyanusların ve bunların uzantısı denizlerin sıcak/ılık bölgelerinde yaşıyor. Ortalama 20 kiloluk vücudu füze gibi! Esmer. İri pullarla kaplı bir kostümü var. Bir adı da sarıağız, kocaman ağzının içi sarı çünkü... Bizi en çok ilgilendiren kısmına gelirsek: Levreğe benzer, eti lezzetli bir balık bu denizgüzeli.
Denizalası, nispeten bilindik balıklardan. Alabalıkgillerden...
Denizatı, başı bir at başına benzeyen, suda dik durumda ve ağır ağır yüzen bir garip balık. Deniziğnesi, sıcak/ılık denizlerin kıyılarında ikamet eden, yavru yılana benzer, yeşilli kahverengili kaygan derisi olan bir başka tuhaf balık.
Denizkedisi, suyu seven bir Pamuk, Boncuk, Duman, Tırmık, Minnoş, Pati, Ponçik değil.
Soğuk ve derin denizlerde yaşayan, uzun ve ince vücutlu, büyük kafalı, kıkırdaklı bir balık. Denizmaymunu da deniyor. İsmi hem kedi hem maymunsa, cismini siz düşünün artık; tekinsiz bir tip!
Denizanası, denizayısı, denizineği... Deniz nüfusu sırf balıklardan oluşmuyor; türlü çeşit başka canlı da var haliyle. Denizgergedanı, balina ile akraba. Sekiz-10 metre boyunda bir azman. Erkeğinin üst çenesinde iki uzun diş var. Denizayısı, Güney Afrika ve Amerika'nın kıyı sularında yaşıyor, uzun ve yumuşak tüylü postu pek takdir görüyor.
Denizkaplumbağalarını bilirsiniz. Deniztavşanı, çıkardığı mor renkte sıvıyla namlı... Denizördeği, fırtınakuşu da denen bir kuş. Denizkazı da bir kuş yine. Denizörümceği, kabuklu bir böcek... Denizyılanı, tehlike demek: Kürek formundaki kuyruğuyla çok iyi yüzen, çok zehirli bir hayvan bu...
Denizgülü, bir gül çeşidi değil, mercanlara yakın oturan bir hayvan. Denizdişi, kıyılardaki sulu kumsal ve çamurlarda yaşıyor. Denizdanteli var bir de. 'Fransız mı?', 'Gelinliğe gider mi?' gibi soruların mevsiminde, bu çağrıştırdıklarıyla yegane alakası sıcak denizler olan bir canlı: Taşımsı bir tür polip birikintisi oluşturan deniz hayvanı! Sıfır romantizm!
Denizkestanesini, deniztarağını bilirsiniz. Hatta yersiniz. Peki denizkadayıfı da nesi?
Orada sorun var iste! Denizkadayıfı da aynen denizdanteli gibi umut verdiği sekilde karşılamıyor vaadi. Künefe ile de alakası yok; karides de çıkmıyor içinden. Suyosunlarından bir deniz bitkisi sadece. Fıstıklı da değil cevizli de!
GÜZEL BALIK DENİZ SEKİ
Deniz canlılarını yeteri kadar tanıdıysak, şimdi haftanın gündemine bağlayalım. 'Denizde balık' diye bir tabir var ya hani, bu hafta o Deniz Seki işte! Ele geçmesi zor olan şey! Hatta ele geçirilip geçirilmeyeceği meçhul olan şey! Magazinciler, televizyoncular, ana haberciler, canlı yayıncılar, özetle herkesler peşinde... Bakalım büyük balığı ilk kim tutacak...
Cezasının ebatına hepimiz isyan ettik, yaşadıklarıyla hepimiz sarsıldık, onu hepimiz özledik. O yüzden de hasret, heyecan had safhada... Şimdiden hoşgeldin Deniz Seki, hararetle takipteyiz...