Jocelyn Wildenstein'ı bilir misiniz? Yüzüne yaptırdığı sayısız müdahaleyle kendini sözde kedileştirmiş bir estetik ucubesidir. Kendini kocasına beğendirme arzusuyla yola çıkmış, giderek zıvanadan çıkmıştır. Sanat işiyle uğraşan had safhada varlıklı koca Alec Wildenstein, kedicidir. Ama pofuduk ev kedilerini ya da karakterli sokak tekirlerini değil, vahşi 'büyük'leri seviyordur. Jocelyn hanım da kendini onlara benzetme niyetiyle çıkar yola, sonrasında da yoldan! Toplam 4 milyon dolar civarında para harcar bu işe ve karşılığında felaket bir yaratığa dönüşür. Ne kediye, ne insana benzeyen bir hilkat garibesidir senelerdir. Ama yüzle beraber kafa da gitmiştir herhalde ki, kendi memnundur vaziyetten. Aynada gördüğü suretini beğeniyordur! 15-20 yıl önce yabancı basının en ilgisini çeken malzemelerden biriydi Jocelyn Wildenstein. New York sosyetesindendi, olağandışı bir hikâye ve görsel bir delilikti, Rus modelle bastığı kocasından boşanma karşılığında kazandığı servetle de dillerdeydi. İstanbul sosyetesinden olgun hanımların kendilerini gerdirip mimiksizleştirmeye başladıkları dönemde, ne zaman eleştirecek olsak, söze buradan girerdik. Jocelyn en uç örnekti de, bu geçkin 'cemiyet' tazeleri de onun yolunda mıydı? Yıllar geçti, estetik teknik ve trendleri değişti. Yaş da, kitle de... Öğle tatilinde fön çektirip manikür yaptırmak gibi bir şey oldu bu iş. Ve artık o Nişantaşı teyzeleri değil, 20'lerinin başında Bayrampaşa kızları da tek tip! Burunların hokka, dudakların dolgulu olması bir yana, son yılların en dehşetengiz değişikliği, kaşlar. Frida Kahlo modeli tekkaşı mumla arıyoruz. İfadeyi komple değiştirip herkesi aynılaştıran, simsiyahlığıyla üstümüze üstümüze gelen bu abartılı dövme kaşlardan çok korkuyoruz. Selfie'yle sıyırmak artırmış estetik talebini. Bir de kariyerde hatta iş görüşmelerinde pozitif etkisi olduğu iddia ediliyor. Çok ilginç. Zira ben birini işe alacak olsam, ayarında yapılmış bir buruna laf etmem de, tam da bu kaşlar yüzünden almam mesela! "Git kaşlarını normalleştir, bakarız" derim! Kaş; sarp kayalık, uçurum demek aynı zamanda... Yapmayın! Kıymayın! Kendinizi uçurumdan aşağı atmayın! Kaş yapayım derken bu kadar da göz çıkarmayın.