Şu hayatta önünden en çok geçtiğim heykel onunkiydi. Müthiş macerası, bir de karısının adı hep dikkatimi çekmişti. Her geçişte bakardım; bizim mahalle sayılabilecek Kalamış Marina'nın önünde olduğu için de önünden sık sık geçerdim. Sonra yaklaşık iki buçuk yıl önce, Rahmi Koç Müzesi'nde tanışma fırsatı buldum. Üç yıllık dünya turunu yaptıkları hepi topu 10.5 metrelik yelkenli tekneleri Kısmet'in son limanı, Hasköy'deki Rahmi Koç Müzesi olacaktı. Bunun şerefine bir davet veriliyordu. İşte orada hem inanılmaz bir yol yapan mütevazı yelkenli Kısmet'le hem de Sadun Boro ve ailesiyle tanışma, türlü anekdotla anılarını dinleme imkânı bulmuştuk.
LİSELİ VE YEL KENLİ
Sadun Boro, 1928 Erenköy doğumlu. Çocukluğu Caddebostan ve Marmara kıyılarında geçiyor. Denizcilik hayatına önce sandalla başlıyor, yelkenli tekne ise liseyle aynı yıla denk geliyor. Galatasaray Lisesi'nden sonra ver elini İngiltere. Burada Tekstil Mühendisliği'ni bitiriyor, sonra da 11 metrelik bir yelkenli tekne, bir de İngiliz ile Karayipler'e doğru ilk açık deniz yolculuğu... Siftahın senesi 1952. Bu sulara kendi teknesiyle döneceğine dair verdiği ilk kararın da... Alametifarikası sayılabilecek kendi yelkenlisi Kısmet, hemen akabinde değil ama... Taa 11 yıl geçtikten sonra 1963'te kızağa konuyor. Salacak'ta, Athar Beşpınar'ın atölyesinde... Dünya seyahatine henüz üç yıl var. Sadun Boro'yla Alman asıllı eşi Oda'nın tanıştıkları yıl 1958. Bizde bu tarz adamlara eşleri genellikle köstek olur, o tam tersi müthiş destek. Hayali paylaşıyor ve hayata geçmesi için de canla başla uğraşıyor. Yelken kılıflarını dikiş makinesinde kendisi dikiyor mesela. Sonra gazetede bir ilan çıkıyor: "Daha 36. sonbaharında, iki başlı, dört ayaklı olmaya nihayet rıza gösteren Sadun Boro'nun Kadıköy Evlendirme Dairesi'nde 24 Şubat Pazartesi saat 16.30'da yapılacak hazin nikah törenine cümle dost ve dindaşları davet olunur. Not: Vasiyeti üzerine çelenk yerine kotra malzemesi yollanması vaciptir." Eş dost söz dinliyor, ev değil tekne eşyası geliyor hediye olarak: Kronometre, sekstant, boya, fırça...
MUAZZAM BİR MACERA
22 Ağustos 1965'te, puslu bir pazar sabahı, Caddebostan'dan "Vira Bismillah!" diyorlar. Bir süre sonra aralarına Miço katılıyor: Tatlı bir kedi! Sonrası nefes kesen bir serüven... Atlantik, Pasifik, sayısız ada, sonsuz bir insan, hikâye, hatıra koleksiyonu... O döneme yaşı yetenler, adeta onlarla beraber yaşıyor bu macerayı; basında çok büyük yer alıyor, coşkuyla karşılanıyorlar. Sonrasında da denizle hep içli dışlı oluyor Sadun Boro, tahmin edersiniz. 1977 ile 1979 arası, bu defa aralarına kızları Deniz de katılmış olarak Karaip Adaları'nı, Amerika'nın doğu sahillerini geziyorlar. Sonrası da Bodrum'da yaşayarak, koyların korunması için uğraşarak, deniz sevgisi aşılayarak geçiyor. Kalamış Marina girişindeki Sadun - Oda Boro Amatör Denizciler anıtının önünden her geçişte ona rahmet okuyacağım. Huzur içinde, kolayına esen rüzgârlarla uyusun.