Okulların açılması ile okulda sorun olabilecek bozuklukları gözden geçirmeye devam ediyoruz. Bugün sık görülen sorunlardan birinden bahsedeceğiz. Dikkat Eksikligi Hiperaktivite Bozuklugu (DEHB) toplumda oldukca sık görulen ve tedavi ile belirgin düzelmeler gösteren bir bozukluktur. Sık görüldüğü, tedavi edilmediğinde yaşam boyu sürdüğü ve tedavi ile düzelebildiği için de önemli bir sorundur. Çünkü erken dönem tanınırsa, tedavisi kolaylaşır. Dikkat Eksikliği Hiperaktivite Bozukluğu temel üç belirtiden oluşan bir sorundur.
Dikkat azlığı: Ailelerin ve öğretmenlerin en çok yakındığı bulgudur. Genellikle "Sesleniyorum, sanki beni duymuyor", "Hiç dinlemiyor", "Bedeni burada, kendi kimbilir nerede?", "Ödev yapmak çok zor, hemen sıkılıyor", "Hiç bir işi tamamlamıyor" gibi cümlelerle belirttikleri yakınma dikkat eksikliğidir. DEHB'un da görülen dikkat azlığı, başka bazı durumlarda oluşan dikkat azalmasından farklıdır.
Aşırı hareketlilik: Daha anne karnında, "kıpır kıpır" olarak tanımlanmaya başlarlar. Yerinde duramama yemek yerken, ders çalışırken hatta televizyon seyrederken bile ortaya çıkar. Aşırı hareketlilik konuşma hızlarına da yansır. Ailelerin ve öğretmenlerin "Motor takmış gibi", "Bir dakika durmuyor", "Adeta düz duvara tırmanıyor", "Durmadan konuşuyor" gibi sözleriyle dile getirilir. Bu durum oyunları kurallı oynamalarını, dersi bitirmelerini ve karşılıklı konuşma sürdürmelerini engeller.
Tepkisellik: Davranışları kontrol edememek, sorunlara yol açar. Sırasını bekleyememek, söz verilmeden konuşmak, başkalarının sözünü kesmek tepkiselliğin en sık rastlanan sonuçlarındandır. Tepkisellikleri nedeniyle sorun yaşamalarına, zarar görmelerine ya da ceza almalarına karşın aynı şeyleri tekrar yaparlar.
Bu belirtiler, davranış bozukluklarına, evde ve okulda uyum güçlüklerine, öğrenme bozukluklarına yol açabilir. Sonuç olarak okul ve yaşamının her alanında kişinin başarısı düşebilir.