Milli şuurdan yoksun bir nesil yetiştirildi!
Gayri millilik moda oldu!
Kemal Kılıçdaroğlu, Türk Tabipler Birliği, İP'li Aytun Çiray ve Bidon Kafa Yılmaz Özdil örneklerine bakın!
O kadar tip var ki bunlar gibi milli şuurdan yoksun olan.
Üst aklın emrindekiler, 'iktidar tökezlesin de isterse ülke batsın' diyor.
Yani şuursuzluk almış başını gitmiş!
ABD'li ses sanatçısı Della Miles, Reis'in açtığı kampanyaya canı gönülden destek oluyor, bu şuursuzlar da 'zırnık vermem' diyor!
Ama bunlar Özdil'in uyduruk kitabına 2 bin 500 lirayı bayıla bayıla vermişti.
Bunlar ABD ve İsrail adına çalışır!
Beşinci kolcudurlar!
Derin ABD gazetesi Washington Post da; ABD'de virüsten ölenleri bırakmış, İslam'ı, Türkiye'yi ve Erdoğan'ı diline dolamış.
Washington Post; "Bütçenin hayati kaynaklarını kullanan siyasal İslam, ülkenin laik rejiminden sonra halk sağlığına da doğrudan tehdit oluşturmaya başladı" dedi önceki gün.
Aynı sözleri içimizdekilerden de duyuyoruz.
Kılıçdaroğlu tıpkı FETÖ!
"Umre dahil yurt dışına gidiş ve gelişler sınırlanmadı. Tanı kitleri satıldı. Futbol maçları iptal edilmedi" diyor.
Bu adam ülke bölünse, savaşta yenilse, terör tırmansa da "Erdoğan ülkeyi ne hale getirdi" demek için can atıyor.
Bu şuursuzluk hali değil midir?
***
1984'te Turgut Özal başbakan iken eğitimle ilgili Japon pedagoglara bir araştırma yaptırdı.
Japon uzmanlar ülkemizin değişik yerlerine gitti, gençlerle görüştü.
Özal'a tespitlerini sundular;
'Sizin gençlerinizde milli şuur yok!' dediler!
Özal bu tespit karşısında şok oldu.
"Siz Japon gençlerine milli şuur vermek için neler yapıyorsunuz?" diye sordu.
Japon uzmanlar;
"Biz gençlerimize, ilkokula başlamadan, şok testler uygularız.
Mesela, uçak gibi hızlı giden trene bindirir, bir tur yaptırırız.
Çok katlı yollardan da geçen tren, onları şöyle bir sarsar.
Sonra robotlarla çalışan büyük fabrikalarımıza götürür, gezdiririz.
Mini mini çocuklarımız teknolojinin baş döndürücü neticesini görerek şok olurlar.
Sonra onları Hiroşima'ya ve Nagazaki'ye götürürüz.
Oraları da çocuklarımıza bilgiler vererek gösteririz. Hiçbir canlı bırakmayan atom bombasının etkilerini hayretle seyrederler. Çocukların bu gördükleri ruhlarında derin bir iz bırakır.
Onlara deriz ki; eğer çalışmaz, sizden öncekileri geçmezseniz, vatanınızı, düşmanlar bombalar, yakar, yıkar ve hiçbir canlının yaşayamayacağı hale getirir;
Çalışırsanız, hiçbir düşman size saldırmaya cesaret edemez!"
***
Özal Türk gençlerine milli şuur kazandırmak için ne yapmak gerektiğini sorunca;
"Türk gençleri için sizin birçok Nagazaki'niz ve Hiroşima'nız var.
En önemlisi de Çanakkale Savaşlarının geçtiği bölgedir.
Sadece Çanakkale gençlerinizin şok olması için yeter de artar bile...
Bir metrekare toprağa altı bin merminin düştüğü yerdir Çanakkale...
Böyle bir savaştan Türkler galip çıktı.
Olmazı olur hale getirdi.
Üstelik karşılarında tek bir düşman yoktu, yedi düvel vardı.
Sadece burası gençlerinizin milli şuurunun pekişmesine yeter.
Onları Çanakkale'ye götürmelisiniz.
Her Türk genci savaşın olduğu bu bölgeyi gezip, görmelidir" dedi Japonlar.
Gençlere denmelidir ki:
"Sizler çalışmazsanız, birlik içinde olmazsanız, düşmanlar Çanakkale'ye geldikleri gibi bu defa da başka şartlar altında başka şekilde gelirler!"
Böyle bir tarihe sahip olduğumuz halde milli şuurdan ve maneviyattan gençlerimizin yoksun oluşu acı değil mi?
Gençleri bu hale kim getirdi?
Baş suçlu FETÖ ve CHP değil mi?
Çanakkale gibi tarihin yeniden yazıldığı bir yerin belediye başkanı Ülgür Gökhan PKK sever mi olmalıydı?