Karantina sonrası normalleşmenin ilk adımı atılıyor. Sınırlamaların hafiflemesiyle birlikte salgın tedbirlerini yok saymayalım. Tehlike dünde kalmadı… Bugün de hayatımızın her evresinde tehdit olarak duruyor. Yaşamımızın hemen her alanına müdahil…
Adına 'sosyal mesafe' dedik. Tüm dünya da olduğu gibi ülkemizde de alınan tedbirlerle koronavirüsün üstesinden gelmeye çalıştık.
'Hiçbir şey eskisi gibi olmayacak' saptamasının artından normalleşme adımı eski alışkanlıklarımıza geri dönüldüğü anlamına gelmiyor.
Büyük oranda tercihlerimiz değişecek… Daha kontrollü bir hayatın içinde neler olabilir? Seyahat tercihlerimiz değişir. Zorunlu olmadıkça alış veriş merkezlerine gidilmez. Sarılma, el öpme alışkanlıkları rafa kalkar. Kuaföre daha nadir gidilir. Restoran alışkanlıklarımız eski düzeyde olmaz. Konser gibi kalabalık ortamlarda bulunmak istemeyiz.
Salonlarda spor yapmak yerine süreçteki gibi evde spora devam edilir… Tatil alışkanlıklarımız eskisi gibi olmayacak.
Bunları çoğaltabiliriz. Hani demiştik ya 'hiçbir şey eskisi gibi olmayacak'. Sakın ha… Eskiye özleminiz olabilir. Ama eski hayat bugün değil… Genel sınırlama esnetiliyor. Tedbirler değil… Dün maskeliydik… Yine maske kullanımına devam… Hijyene dikkat.
Sosyal mesafe kuralına her zaman ki kadar riayet edelim.
Düne kadar tedbirleri devlet eliyle uyguladık. Bugün artık o tedbirleri uygulamak, mesafeli hayatımızı korumak bizim elimizde.
Dün ile bugün arasında hiçbir fark yok. Değişin, değişmeyen zorunlu değişime tabi kalıyor.