Önceki gün bildiğiniz gibi mutat parti grup toplantılarının yapıldığı gündü. Liderlerin birbirleriyle atışmalarının ardı ardına ekrana geldiği her salı gibi geldi geçti ancak bu salı CHP grubunda Ankaralı gazetecilerin bile duyamadığı, gözden kaçırdığı korkunç bir skandal yaşandı.
Yanlış anlaşılmasın sakın, burada meslektaşlarımı alan yadırgamıyorum atlamış oldukları bu çok önemli detay için. Aksine çok da haklı olduklarına inanıyorum çünkü duyulduğunda, CHP'de nasıl bir rezaletin yaşandığını gözler önüne serecek bu olay tam iki gündür; "kol kırılır yen içinde kalır" mantalitesine büründürülerek üzeri örtülmeye çalışılıyordu. Bana da ulaşması tamamen tesadüf!
Biliyorum ki şimdi hepiniz... Özellikle de CHP'ye gönül veren okurlarım bu skandal olayın ne olduğunu için için merak etmeye başladı. O yüzden daha fazla uzatmadan gireyim meseleye.
Efendim... Bilirsiniz... Grup toplantılarında genellikle haftayı değerlendiren sohbetlerini yapar liderler ama bir de bunun dışında rutin bazı meselelere de değinirler. Parti için bir değeri, anlamı olan geçmişteki bir olayı anmak, hatırlatmak bunların başında gelir. Özellikle Başbakan çok sık yapar bunu. Eğer o güne denk gelmişse önemli bir gün veya mühim bir şahsiyetin ölüm yıldönümü, bir iki cümleyle de olsa muhakkak değinir o hatırata. Kılıçdaroğlu'nun da vardır zaman zaman böyle anmaları. Daha önce birkaç kez yapmıştı. İşte son grup toplantısında da kendisinden 17 Haziran 1980'de ülkücüler tarafından katledilen ve partinin sembol isimlerinden biri olan CHP Nevşehir İl Başkanı Zeki Tekiner'in ölüm yıldönümünü anması konusunda bir hatırlatma yapılmış. Ve ama Kılıçdaroğlu partili arkadaşlarının bu teklifini "günümüz şartları gereğince uygun düşmeyeceğini" gerekçe olarak sunup reddetmiş.
Günümüz şartlarının ne olduğunu söylememe gerek yok ama yine de yazayım. "Günümüz şartları" ülkücü cenahın adresi olan Milliyetçi Hareket Partisi ile Cumhurbaşkanlığı seçimi nedeniyle yapılan ittifak! CHP tabanı, tavanı ne düşünür bilemem ama bana göre 17 Haziran'da katledilen Zeki Tekiner'le ilgili grup toplantısında iki cümle kurulamamış olması büyük rezalet. Ve bence bu rezalet CHP'nin sol'dan, sosyal demokrasiden, altı ok'tan koptuğu, ekseninin kaydığı yönündeki iddiaların da bariz kanıtıdır.
Yazık! Hem de çok yazık! Gerçekten içler acısı CHP'nin geldiği nokta. Bu öyle bir nokta ki... Düşünün... Partinin kurultayında Atatürk'ten bile fazla destek alan bir genel başkan flört ettiği MHP ile öyle deli gibi bir vals yapıyor ki artık kendi ölüsüne bile sahip çıkamayacak saygısızlığa kadar işi vardırmış! Ne diyelim... Allah hayırlısını versin...