Perşembeden pazartesi akşamlarına kaydırılan A Haber'deki % 100 Siyaset programında gündemdeki konuları masaya yatırdık. Radikal Yazarı Avni Özgürel, Yeni Şafak Yazarı Salih Tuna, Cumhuriyet Yazarı Şükran Soner ve Hukukçu Kezban Hatemi'nin katıldığı programda MİT Müsteşarı Hakan Fidan'a İsrail ve ABD basınından yapılan saldırıları ve Avrupa Birliği'nin bayramda açıkladığı İlerleme Raporu'nu konuştuk.
Bir iki nokta hariç herkes rapordaki değerlendirmelerin çok yerinde olduğu fikrinde birleşti. Bu arada şöyle bir tartışma da gündeme geldi. Cumhuriyet Yazarı Şükran Soner şu meale gelecek bir açıklamada bulundu: "Ben bundan rahatsız değilim bir ulusalcı olarak ama bence ABD ve İsrail'in Fidan üzerinden yaptığı saldırıların asıl sebebi AKP iktidarının izlediği son politikalardır. Türkiye artık ABD'nin istediği gibi davranmıyor ve kendi çıkarları neyi gerektiyorsa öyle tavır alıyor. Bu da ABD ve İsrail'i rahatsız ediyor ve Türkiye'yi köşeye sıkıştırmak için iç dengelerle oynamaya çalışıyor. Buna mukabil AB ülkelerinin de Türkiye'nin yanında yer aldığını düşünüyorum. Kürt Açılımı'nda izlenen politikalar, atılan adımlar ABD'yi memnun etmedi ama AB ülkelerini çok memnun etti! Onun için de İlerleme Raporu'nda genel olarak olumlu değerlendirmeler yer aldı"
Yalan yok bu tespite hepimiz itiraz ettik. Ben bile Kürt Sorunu üzerinden Türkiye'de güç sahibi olmayı görev edinmiş Almanya'yı örnek göstererek Soner'in görüşüne katılmadığımı söyledim.
Neyse...
Bu tartışmalar Brüksel'de yabancı bir kuruluşta üst düzey görev yapan bir arkadaşımın dikkatini çekmiş. Dün sabah onun 'müsait olduğunda sağlam bir telefondan görüşelim' mesajını gördüm. Sağlam bir telefon dediğine göre önemli bir bilgi aktaracak düşüncesiyle güvenli olduğuna inandığım (ondan da emin değilim ya!) bir telefondan mesaj attım; "Burdan ara beni" diyerek. Aradı ve bi gece önce seyrettiği programda geçen tartışmalarla ilgili yorumlar yapmaya başladı. Fidan'a son saldırıların asıl nedenine ilişkin en isabetli yorumların Avni Özgürel tarafından yapıldığını söyledi ve Şükran Soner'in; "ABD Türkiye'nin karşısına geçti ama AB ülkeleri yanında" tespitinin son derece doğru ve gerçekçi bir tespit olduğunu belirtti. Ve bu tespitin ne kadar haklı olduğunu anlatmak için de şöyle ilginç bir iddia attı ortaya; "Hiç merak etme! ABD'yle Türkiye arasında kriz çıkarmaya ve Türkiye'yi MİT üzerinden itibarsızlaştırmaya çalışan lobi Avrupa'da da epeyce mücadele gösterdi. Aynı lobi son açıklanan İlerleme Raporu'nda Türkiye aleyhine sert değerlendirmelerin yer alması için inanılmaz çaba gösterdi. Ve Milli İstihbaratı gerçekten milli hale getiren Hakan Fidan ve yapılanması ile alakalı olumsuz yorumların yer alması için Avrupa Birliği'nden bazı üyelere baskı yaptı. Hakan Fidan'ın İrancı olduğu, İran istihbaratıyla ortak çalıştığı, Türkiye'de istihbaratın tek elde toplandığını ve MİT'in iktidar karşıtı gördüğü tüm isimleri tek tek fişlediği, bu fişlemelerde Avrupa merkezli şirketler, patronlar ve yöneticileri de olduğu, vakti geldiğinde de yapılan bu fişlemelerin kötü niyetle kullanılacağı yönünde enteresan tezler ortaya sürdüler. Sürdüler sürdüler ama AB ipe sapa gelmez bu tezlerin, iddiaların hiç birini kayda değer almadı ve yapılan tüm baskılara rağmen raporda MİT ve Fidan aleyhine hiçbir olumsuz değerlendirme yapmadı. Bunun böyle olmasının tek nedeni işte Şükran Soner'in dediği gibi AB'nin Türkiye'nin son dönemdeki politikalarından, demokratikleşme ile ilgili atmış olduğu adımlardan memnuniyetidir. Ve bir de tabii ABD üzerinde etkin olan İsrail güdümlü lobinin oralarda olduğu gibi Avrupa sınırlarında dilediği gibi at koşturamamasındandır!"
Konuya yarın devam edeceğiz...