Doğan Grubu'na kesilen 4.8 milyarlık vergi borcunun ödenmesi konusunda henüz bir gelişmeye tanık değiliz... Bildiğiniz gibi geçtiğimiz haftalarda borcun ödenmesi konusunda uzlaşma için Maliye Bakanlığı bürokratları ile Doğan Grubu yöneticileri bir araya gelmişti...
Bu görüşmenin perde arkasına dair çok şey yazıldı çizildi basında...
İddiaya göre grup, 16 saatlik görüşmenin sonunda, Maliye'ye adeta rest çekip, "Borcu 300 milyon dolara düşürün ödeyelim. Yoksa siz bilirsiniz!" demiş...
Sakın, "Mümkün değil. Olamaz canım!" falan demeyin...
Bal gibi de olur... Hatırlarsanız daha önce de Maliye Bakanlığı denetim elemanları Petrol Ofisi'ne 1.2 milyar liralık vergi cezası kesmişti. Bu ceza, merkezi uzlaşmada 275 milyon liraya düşürülmüştü...
Burada parantez açıp, bir hatırlatma yapmak isterim...
POAŞ'ta döndürülen alengirli oyunların ilk kulis bilgisi SABAH Gazetesi tarafından gündeme getirilmişti.
Bu kulis haber üzerine Doğan Grubu üst düzey yöneticileri ayağa zıplamış, "Külliyen yalan" diyerek, konuyu örtbas etmeye çalışmışlardı...
Ancak kısa bir süre sonra POAŞ'taki rezaleti anlatan denetim raporunu bendeniz ele geçirince ve gazete yönetimi de sayfa sayfa yayımlamaya başlayınca bas bas bağıran yöneticiler birdenbire sus pus olmuşlardı...
Çünkü onlara göre ancak 5 kişinin çekmecesinde olan o raporu bir gazetecinin ele geçirmesi mümkün değildi...
Raporu ele geçirdiğim gecenin sabahına kadar baştan sona okumuştum...
Ve ilk kez bir devlet malının nasıl iç edildiğini, milyarlarca liralık verginin cebimizden nasıl kaçırıldığını o raporda görmüştüm...
Dönemin Haber Koordinatörü Özay Şendir'e raporu ilettiğimde de, "Müdür, Türkiye Cumhuriyeti tarihinde böyle hırsızlık görülmemiştir" diye notumu düşmüştüm...
Günlerce yazıldı çizildi POAŞ rezaleti... Gazetenin Genel Yayın Yönetmeni Fatih Altaylı işin peşini bırakmayıp, hemen hemen her gün yazılarında hükümete hatırlatma yapmaktan çekince duymadı...
Peki sonra ne oldu?
Sonrası malumunuz...
Mahkeme tarafından sahte olduğu aylar sonra ispat edilen bir garip belgeyle o dönem Turgay Ciner'in sahibi olduğu SABAH-atv'ye 1 Nisan sabahı el konuldu...
Başta Hürriyet Yazarı Mehmet Yılmaz olmak üzere bu haksız el koymaya Doğan Grubu'nun birçok yazarı tarafından alkış tutuldu...
Tek amaçları vardı. O da POAŞ'taki vurgunun takipçisi olan SABAH'ı susturmak!
Başardılar da...
Maalesef o dönemki gazete yönetimimiz TMSF'ye topuk vurup, selam durmak zorunda bırakılınca POAŞ vurgununun takibini yapamadık...
Daha doğrusu yaptık ama yazamadık...
Bir sabah uyandığımızda Doğan ve Maliye arasındaki uzlaşmadan çıkan sonuçla 1.2 milyarlık vergi borcunun eski parayla 275 trilyona indirildiğini öğrendik...
Dönemin Maliye Bakanı Kemal Unakıtan'dı...
Bence büyük vebal almıştır Unakıtan o 1 milyar liranın buharlaşmasına aracılık ettiği için...
Bugün çıkıp konuşsa, "Kim ya da kimler, devletin kasasına girecek olan o katrilyonun buharlaşmasına aracılık etmiştir" oturup anlatsa, "Bu vebali biraz olsun üzerinden atabilir" diye düşünüyorum...
Özetle...
Atalarımız boşu boşuna, "Alışmış kudurmuştan beterdir!" diye söz söylememişler...
O gün ayan beyan ortada olan 1.2 milyar liralık vergi borcunu 275 milyon liraya düşürtebilen Doğan'ın, bugün 4.8 milyarlık vergi borcunu 300 milyon dolara düşürme gayreti hiççç abesle iştigal değildir.