ABD Başkanı Obama, ekonomiye canlılık getirmek için Avrupa ile serbest ticaret anlaşması (STA) yapacaklarını ilk duyurduğunda Türkiye'de pek çok kişi sevindi. Çünkü Türkiye, Gümrük Birliği'ne üye olduğu için Türk malları da ABD pazarına artık serbestçe girebilecekti. Fakat Obama'nın açıklamasının ardından işin öyle sevinilecek gibi olmadığı anlaşıldı. Çünkü 1995'te Türkiye, Gümrük Birliği anlaşmasını imzalarken "bundan sonra gümrük birliği ile STA yapacak ülkelerle ayrı ayrı anlaşma yapma" koşulunu getirmekte ısrar etti. Ve bu konuda bütün uyarılara rağmen o dönemin bürokratı Onur Öymen'in bu koşulun konmasında ısrar ettiği, AB Bakanı Egemen Bağış tarafından açıklandı. Bu konuda ısrarcı olan Öymen'in amacının "Güney Kıbrıs, AB üyesi olursa Türkiye ile serbest ticaretine engel olacağı" düşüncesi olduğu ileri sürülüyor.
Tabii her ülkeyle ayrı STA ısrarının sonucunda Türkiye, GB'ye girmesinin ardından büyük sorunlar yaşamaya başladı. AB ile STA imzalayan ülkelerin malları serbestçe Türkiye pazarına girerken, Türkiye'nin malları o ülkelerin pazarına giremedi. Dolayısıyla AB ile STA yapan ülkeler Türkiye'nin rekabetinden çekindiği için ayrı bir anlaşma imzalamaktan kaçındılar ve kaçınıyorlar. Örneğin Fas, AB ile STA imzaladıktan sonra Türkiye ile aynı anlaşmayı imzalamaktan hâlâ kaçınıyor. Muhtemelen 2014'te ABD ile AB arasında STA imzalandığında, eğer ABD, Türkiye ile STA imzalamaktan kaçınırsa, ABD malları Türkiye pazarına hiçbir sınırlama olmadan girecek, oysa Türk malları ABD pazarına giremeyecek. Şimdi olduğu gibi kota ve gümrük vergisiyle karşı karşıya kalmaya devam edecek. Dolayısıyla böyle bir olasılıkta Türkiye ekonomisi zarar görecek.
Peki niye ABD ile STA imzalanmazsa Türkiye ekonomisi zarar görecek? Konuyu ele almışken önce STA'nın ne olduğunu da kısaca açıklamakta fayda var. STA imzalayan ülkeler gümrük tarifelerini ve kota sınırlamalarını kaldırmayı taahhüt ederler. Böylece karşılıklı olarak ticaret yaratıcı etkiden faydalanıp yeni bir güç kazandırırlar. Fakat STA'nın bir de dezavantajı var. O da durgunluk yaratma ihtimali olarak biliniyor. Dışarıdan gelen düşük gümrüklü mallar birliğin diğer üye ülkelerine giderek olumsuz etki yaratabiliyor. Ve bu noktada ABD ile AB arasında imzalanacak STA'da, Türkiye aleyhine belirttiğimiz bu durgunluk etkisi ortaya çıkabilecek.
İşte Başbakan Erdoğan 16 Mayıs'ta ABD ile yapacağı iş görüşmelerinde bu sorunu çözmeye çalışacak. Ve eski bir bürokratın hatalı tutumunun ve tabii o dönem siyasetçilerinin Türkiye'nin başına açtığı sorunları birer birer temizlemeye çalışacak. Anlayacağınız Erdoğan'ın bürokratik oligarşi dediği bu. Çözüyor çözüyor bürokratik oligarşinin Türkiye'nin başına açtığı sorunlar bitmiyor.