Faiz paranın fiyatıdır. Faizler düşük olunca paranın fiyatı ucuzladığı için borçlanma maliyetleri azalır. Bu nedenle daha çok yatırım yapma imkânı elde edilir. Bugün dünyada da faizler düşük olduğu için, düşük faiz oranlarıyla borçlanıp yatırım yapmak ülke kalkınmasını hızlandırır.
Peki yüksek faizle hızlı kalkınmak mümkün müdür? Yüksek faiz oranlarıyla hızlı kalkınmak pek mümkün değil. Çünkü faizler yüksek olduğunda sermaye maliyeti çoğaldığı için sermaye yoğun yatırım yapamazsınız. Ancak emek yoğun yatırımlara yönelirsiniz. Emek yoğun yatırımlarla da günümüzde yüksek katma değerli ürünleri üretemezsiniz. Örneğin bilgisayar, düz ekran televizyon, DVD gibi artık çok kullanılan ürünleri emek yoğun teknolojiyle üretemezsiniz.
Ayrıca emek yoğun teknolojiyle ürettiğiniz pek çok ürünü, sermaye yoğun tekniklerle üretilen ürünler karşısında rekabete sokamayacağınız için, ürettiğiniz bu malları küresel düzeyde satamazsınız. Kısacası ihracat yapamazsınız. Çünkü mallarınızın rekabet şansı azalır. Bu nedenle de emek yoğun teknolojiyle ürettiğiniz ürünlere dünyada rekabet gücü kazandırmak için sürekli paranızı devalüe edersiniz. Az tüketip çok üretip satmayı denersiniz. Bu durumda da fakirlikten bir türlü kurtulamazsınız.
İşte günümüz dünyasında rekabet edebilen bir ekonomi olmak için sermaye yoğun yatırım yapmak zorundasınız. Ama buna bazıları karşı çıkıyor. Özellikle de gelişmekte olan ülkelere yüksek faiz-düşük kur politikası öneriyorlar.
Bu politika uzun süredir Türkiye'ye dayatıldığı gibi, şimdi Çin'e de "kalkınma modelini değiştir" önerisi altında dayatılıyor. Çünkü küresel düzeyde düşük faizler Çin'de sermaye yoğun yatırımları çoğalttığından bazıları bundan rahatsız. Çin'e, "faizlerini artır, aksi takdirde enflasyon oranın artacak" diye korku yayıyorlar.
Bunun nedenine gelince... Çin, nadir metallerin yüzde 95'ine sahip ve kendi üretiminde kullanmaya başladığı için bu metallerin ihracatını sınırlandırıyor. Bu nedenle zengin ülkeler yüksek teknolojili ürünlerde kullanılan nadir metal yokluğundan üretim sıkıntısına giriyorlar. Dolayısıyla Çin'in sermaye yoğun teknoloji yerine emek yoğun teknoloji kullanması için baskı yapıyorlar. Zengin ülkelerin amaçlarının, yüksek teknolojili dolayısıyla yüksek katma değerli ürünlerin sadece kendileri tarafından üretilmesini sağlamak olduğu ileri sürülebilir.
Gelelim Türkiye'ye... Faiz lobisi, Türkiye'den kolay para kazanmak isteyenleri desteklemek için sürekli olarak yüksek faiz savunması yapıyor. Yurtiçinden yurtdışından sürekli faizleri artırması için Merkez Bankası'na baskı yapılıyor. Ama bu baskı aynı zamanda Türkiye'nin kalkınmasını da engellemek için gerçekleştiriliyor. Çünkü yüksek faiz, sermaye maliyetini çoğalttığından ve sermaye yoğun teknolojilere yatırımı engellediğinden yüksek katma değerli mal üretimini imkânsızlaştırıyor ve böylece Türkiye'yi geride bırakıyor.
Anlayacağınız faiz lobisi sadece patronlarının ve kendisinin cebini doldurmakla kalmıyor. Başka bir amacı da var! Türkiye'nin küresel bir oyuncu olmasını istemiyor ve bunu engellemeye çalışıyor.