Türkiye'nin kamu maliyesi diğer ülkelerle karşılaştırıldığında oldukça iyi durumda. Hatta ABD'den bile daha iyi, çünkü Amerikan bütçe açığının milli gelire oranı yüzde 10 iken, Türkiye'nin bütçesi bu yılın ilk sekiz ayında fazla veriyor. Yıl sonunda da bütçe açığının yüzde 2'nin altında olacağı tahmin ediliyor.
Borç yüklerine gelince... Türkiye'de devlet borçlarının milli gelire oranı yüzde 40, ABD'nin kamu borç yükü yüzde 101 seviyesinde bulunuyor. Sadece ABD'nin değil, Avrupa'nın zengin ülkelerinin kamu maliyeleri de çok sorunlu. Onların bütçe açığı ortalaması yüzde 8.5, borç yükleri ise yüzde 92'ye ulaştı.
Anlayacağınız Türkiye, bölgesinde devletin iki yakasını bir araya getirmiş tek ülke. Yanı başımızda Yunanistan battı batacak. "Ne zaman temerrüde düşecek" ya da günlük deyimle "ne zaman iflasını açıklayacak" her gün merak konusu. Diğer komşumuz Rusya'nın ise bütçe gelirleri doğal kaynaklarına bağlı.
IMF, dünya ekonomisindeki büyüme rakamlarını gözden geçirdi ve ekonomik durgunluk endişesiyle dünya ekonomisinin büyüme rakamı düşük çıktı. Bunun sonucunda da piyasalar şöyle bir sallandı ve Amerikan petrolünün fiyatı önceki gün 80 doların altına düştü, emtia fiyatları hızla geriledi. Böyle giderse Rusya maliyesi de zora girebilir.
Yine komşularımız olan Irak, Suriye, İran'ın kamu maliyeleri de iyi değil. Hele hele İsrail ve Güney Kıbrıs'ın durumları hiç iç açıcı değil. İsrail'de halk sokaklara döküldü, 450 bin kişi geçinemedikleri için hükümeti her gün protesto ediyor. Güney Kıbrıs'ın ise patlayan elektrik santralini tamir ettirecek parası yok. Kendisi bulamadığı için AB ülkelerinden bir milyar euro tamir yardımı istiyor.
Kamu maliyelerine bakarsak, İsrail'in bütçe açığı yüzde 4.1, kamu borç yükü yüzde 75.5, Güney Kıbrıs'ın bütçe açığı yüzde 6, kamu borç yükü yüzde 61.1 düzeyinde seyrediyor. Ayrıca iki ülkenin de büyüme hızları düşük. İşte hem kamu maliyelerindeki sorunlar hem de büyüme hızlarının düşük olması, bu iki ülkede sosyal sorunları çoğaltıyor. İçeride durum böyle olunca da, İsrail ve Güney Kıbrıs yöneticileri vatandaşlarına iç sorunları unutturmak için bir dış düşman yaratıyorlar. Dolayısıyla Türkiye ile sorun yaşamak, İsrailli ve Güney Kıbrıslı iktidar politikacıları için çok cazip bir yol oluyor.
İsrail ve Güney Kıbrıs'ın içinde bulundukları ekonomik durum nedeniyle yarattıkları dış düşman korkusunu iyi anlamak gerekiyor. Onların amacı kendi iç sorunlarını, Türkiye korkusuyla ötelemek. İşte bu yüzden Türkiye bu gerginlik oyununa gelmemeli ve barış bizim temel politikamız olmalı.
Kıbrıs'ın eski cumhurbaşkanı Makarios'un bir tespitini hatırlatmakta da büyük fayda var. Makarios, "Türklerle sorun çıkartarak, onların silaha ve askere daha fazla harcama yapmalarını sağlayıp ekonomilerini bozuyoruz. Böylece biz kazançlı çıkıyoruz" demişti. Yeni Türkiye artık bu oyunlara gelmeden yoluna devam etmeli ve geçmişte olduğu gibi silah ve askeri harcamalarını artırarak kamu maliyesini bozmamalı.
Dünya ekonomisinin zenginleri sarsılırken, Türkiye eğer bugün ekonomisiyle ayakları yere sağlam basıyorsa ve komşuları gibi krize girmiyorsa, bunun en büyük nedeni kamu maliyesinin güçlü olması. Türkiye için sağlam bir kamu maliyesi, satın alabileceği en pahalı, en ileri silahlardan ve uçaklardan da daha güçlü bir silah. Bu üstünlük, unutulmamalı.
