Türkiye'nin en iyi haber sitesi
SÜLEYMAN YAŞAR

Son dokuz yılda potansiyelin altında mı büyüdük?

Bazı çevreler, son dokuz yılda Türkiye'nin potansiyelinin altında büyüdüğünü ileri sürüyor. Bu eleştirileri yapanların bir kısmının, yakın döneme kadar ekonomi yönetiminde bürokrat olarak görev almış olmaları insanı düşündürüyor. Çünkü "az büyüdük" eleştirisini yapanlar, ortaya çıkan az büyümenin kendi yönetim zafiyetlerinden ortaya çıktığını nedense unutuyorlar. Türkiye, eğer son dokuz yılda potansiyelinin altında büyüdüyse, bunun ilk sorumlusu Merkez Bankası'dır. Çünkü Merkez'in izlediği "yüksek faiz, düşük kur politikası" ekonominin ihracatta rekabet gücünü zayıflattı. Türkiye'de dış ticarete konu olan mallara yatırım yapmak kârlı olmaktan çıktı, ihracat için üretmek yerine "ithalat" kârlı hale geldi. Dolayısıyla aşırı değerli Türk parası yüzünden içeride üretim düşünce, istihdam da olumsuz etkilendi. Böylece işsizlik oranları bir türlü yüzde 10 seviyesinin altına indirilemedi.
Eğer "ekonomide potansiyelin altında büyüdük" eleştirisi yapılacaksa, önce "neden bu ekonomi daha çok büyüyebilecekken büyüyemedi?" sorusu sorulmak zorunda. Bu soru sorulmadan başkalarını suçlamak düpedüz gerçeği çarpıtmak oluyor. Zira bu tablonun sorumluları, 10 yıldır Merkez Bankası üst yönetiminde görev alan personel olarak karşımıza çıkıyor. Hatırlanacaktır, bu personeli AK Parti Hükümeti atayamadı. AK Parti'nin başkan olarak gösterdiği adayların hepsi dönemin Cumhurbaşkanı tarafından geri çevrildi.
Gelelim büyümeyi olumsuz etkileyen ikinci faktöre... "Son dokuz yılda az büyüdük, daha yüksek büyüme oranı tutturabilirdik" diyenlerin, büyüme oranına bakarken büyümenin finansmanına da bakmalarında fayda var. Maliye Bakanı Mehmet Şimşek'in verdiği bilgiye göre, 28 Şubat post modern darbesinde cuntaya destek verenlerin bankalarda yaptıkları soygunun maliyeti 100 milyar dolar oldu. İçi boşaltılan bankalara, düşünün, 67 milyar lirası ana para, 74.5 milyar lirası da faiz olmak üzere yaklaşık toplam 142 milyar lira tutarında Hazine tahvili verildi. Bu paranın tamamını sonra vatandaş ödedi. Diğer bir deyişle, bu ülkede yatırıma ve dolayısıyla da işsizlik sorununun çözümüne harcanacak fonlar, soyulan bankaların ve bunları soyan işadamı kılıklı kesimlerin finansmanı için kullanıldı.
Şimdi sormak gerekiyor, "az büyüme oldu" diyenlere... Sizler, bankalar soyulurken ekonomi bürokrasisinde görev yapıyordunuz. Bu soygunlara niye göz yumdunuz? Eğer dediğiniz gibi ekonomik büyüme düşük olduysa, bu sorunun cevabını vermeden siz ne hakla düşük büyüme hızından söz ediyorsunuz? Çünkü bu durumdan siz de sorumlusunuz.
Peki son dokuz yılda gerçekten ekonomik büyüme düşük mü oldu? Eğer 28 Şubat sürecinde sivil siyasete müdahale edilip Erbakan hükümeti düşürülmeseydi, tabii ki son dokuz yılda ekonomik büyüme daha yüksek olurdu. Darbe sürecinde bankalardan çalınan 100 milyar dolar, kaçınılmaz olarak halkı yoksullaştıran 2001 krizini ortaya çıkardı. Ama ekonominin sorumluları olarak sizin görmediğinizi halk gördü ve bu krizi çıkaranları, iktidarıyla muhalefetiyle bir gecede siyasetten sildi. Seçimi, yeni kurulmuş olan AK Parti kazandı. Bankalardan çalınan 100 milyar dolar borcun da faturası onun önüne kondu.
Mecburen AK Parti hükümetleri bu parayı ödedi. Eğer bu 100 milyar dolar büyümenin finansmanında kullanılsaydı, herhalde son dokuz yılda ortalama yüzde 5.1'in üzerinde büyümek ve daha fazla gence iş bulmak mümkün olurdu.
"Son dokuz yılda ekonomimiz az büyüdü" diye eleştiren eski bürokratlar artık tekrar göreve gelme planlarını bir tarafa bırakmalı ve oturup biraz özeleştiri yapmalı. Onlara rağmen ekonomide bir başarı sağlandıysa, bunun nedeni, Başbakan Erdoğan'ın kararlı tutumunun desteğiyle kamu bütçesinin iyi yönetilmiş olmasıdır. Yoksa size kalsa, Türkiye'yi IMF'ye teslim edip, ekonomide ahlaki zafiyetin sürmesini sağlayacaktınız ve bu soygunların da bedelini halka ödetecektiniz.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA