G.Saray-Bursaspor karşılaşması Avrupa'nın üst düzey liglerindeki tempo benzeri hiç tartışmasız sezonun en iyi maçıydı. Hele hele ikinci yarı iki takımın da mutlak kazanma mecburiyetinden hırsı, temposu ayrıca birbirinden ilginç kale önü pozisyonlarıyla adeta nefes kesti.
G.Saray sistemi oturmuş, fizik kondisyonu yüksek ve iyi futbol oynayan rakibi karşısında ilk ikiye girme şansı zor olmasına rağmen tahminimin çok üstünde direnç gösterdi. Bursa'nın çok daha fazla pozisyonları olsa da G.Saray da çok önemli pozisyonlar buldu. En önemlisi de sıkıntılı dönemde son dakikalara kadar bu sezonda alışılmışın dışında ayakta kaldılar. Rijkaard'ın oyuncu değişiklikleri de doğru hamlelerdi.
Ertuğrul Sağlam en doğru takım tertibiyle sahaya çıktı. Bursaspor 90 dakika iyi futbol oynadı. Hücum girişimleri her zamanki gibi organizeydi. İyi direnen G.Saray gibi bir takım karşısında A.Sami Yen'de beklenenin çok üzerinde pozisyonlar buldular. Yeri geldikçe vurguluyorum. Sercan'ın fizik gücü iyi değil, futbol bilgisi de çok yetersiz. Sprinte kalkan kenar adamlarına duvar olacağına gereksiz çapraz koşularla ofsayta düşüp, topla gelen arkadaşını şaşırtıyor. Kendisi topla hareketlendiğinde çabuk ve doğru düşünceye sahip değil. Bu yüzden birçok pozisyonu harcadı. Ozan İpek de düşüş içinde.
BÜNYAMİN GEZER ÇOK İYİYDİ
Ertuğrul Sağlam'a iki noktada eleştirim var. Birincisi ilk yarıda kart gören Zapotocny'yi devrede çıkarıp, İbrahim'i almalıydı. Çünkü bütün riskler alınacağından karşı ataklarda rakibin etkili sprinterleri karşısında Zapotocny'nin ikinci kart tehlikesi vardı. Bu görüşüm Zapotocny ikinci kartı gördü diye değil. Çünkü o kadar hakem hatasıydı. İkinci eleştirim de Iglesias'ın oyuna almasıydı. Oyunun gidişatı kesinlikle Iglesias'a göre değildi. Yorulan Volkan'ın yerine diğer bir sprinter İsmail'i düşünmeliydi. Ayrıca başta Aykut olmak üzere iki takımın kalecisi başarılı oyunlarıyla geceye renk kattılar.
Hakem Bünyamin Gezer'in genel yönetimi bana göre çok iyiydi ama Zapotocny'ye gösterdiği ikinci sarı kartla iyi yönetimine gölge düşürdü. Ceza alanı içinde eylemi başlatan sürekli de devam ettiren Keita'ydı. G.Saray sayısal olarak eksik kalıp, Bursa'nın avantaj kazandığı dakikada çıkan bu kart maçın kaderini etkileyen bir hataydı.