Safter Ağabey (Yılmaz), Los Angeles'tan iki not yolladı.. Önce onları okuyalım..
***
Los Angeles Polisi'nin bir köpeği tekmelerken yakaladığı adam bir yıl hapse mahkum oldu... Los Angeles Savcılığı tarafından yapılan açıklamaya göre 5 Mart'ta ufak bir köpeği tekmelerken polislerin dikkatini çeken ve bunun üzerine tutuklanan 40 yaşındaki Eric James Fowler bir yıl hapis yanında üç yılda gözaltında kalma ve 300 dolar para cezasına mahkûm oldu. Fowler, şiddete karşı kurslara da devam edecek. Bitmedi.
10 yıl boyunca hiç bir hayvana sahip olamayacak..
Neden?..
Zira polislerin kurtararak kliniğe götürdükleri küçük beyaz köpeğin sahibi Fowler'dı..
***
Amerikan Sigorta Birliği, California eyaletinde geçen yıl köpeklerin saldırma ve ısırmaları yüzünden 1919 şikayet ve dava için 64.7 milyon dolar, New York eyaletinde 965 köpek ısırması olayı karşılığı olarak 41.6 milyon dolar tazminat ödediklerini açıkladı. Köpek başına ortalama 43.122 dolar tazminat ödeniyormuş yani, ortalama.. Köpeklerden korkanlarında açtıkları davalar sonucu ödenen tazminatlar, son 10 yılda yüzde 45 artmış.
Tüm Amerika'da ise köpeklerin ısırması, kovalayıp düşürmesi veya korkutması sonucu sigortalar toplam 484 milyon dolar tazminat ödemişler. Bu da bir yıl öncesine nazaran yüzde 5.5 fazlaymış.
***
Yani, kendi köpeğine tekme atana 300 dolar ceza ve bir yıl hapis ve 3 yıl gözaltında tutulma cezası veren Amerika, o köpek, bir başkasını ısırdı, ya da korkuttu mu da ortalama 43 bin dolar tazminat ödetiyor.
Yani, yasalar hayvanları ne kadar koruyorsa, insanlara da o kadar sahipleniyor, o ülkede..
Alınacak dersler var..
***
Bu arada, Nuri Bilge Ceylan'ı Kış Uykusu'ndaki atın çay geçme sahnesi yüzünden mahkemeye vermişler. Hayvana işkence yaptığı iddiasıyla. Verenin adını yazmıyorum, çünkü bence dava açmasının asıl amacı adını gazetelerde görmek ve ben bu amaca hizmet etmek istemiyorum.. Yıllardan beri kaç yüz dava açtığını saymak mümkün değil. Bizim gazete bu defa oyuna gelmiş, çeyrek sayfa haber yapmış nerdeyse.. Dava dilekçesini açan savcı, muhtereme "Bugüne dek kaç dava açtınız?. Kaçını kazandınız" diye sorarsa eğer, durum aydınlanır gibi geliyor bana..
O sahne işkence ise eğer, dünya üzerinde masum kovboy ve savaş filmi yok.. Ben köy çocuğuyum. Çavuşköy'ün yanından geçerdi Kocaçay.. Üzerinde köprü de yoktu o zaman.. Otlağa giden inekler, koyunlar çayı filmdeki gibi geçerlerdi.. Öte köylere giden atlar ve atlılar da.. Doğal bir sahnedir bu..
Ben asıl, muhterem nasıl kaçırmış, şaştım.. Gazi Koşusu'nu altıncı kez kazanan Halis Karataş ve onun yarışını yayınlayan Jokey Kulüp Televizyonu'nu mahkemeye vermeli üstat.. Atları nasıl kırbaçlıyordu, jokeyler!.. Her yarışın her jokeyini dava etse, yılda binlerce dava eder.. Şöhrete bak!..