Atanmış Valinin, Emniyet Müdürü'nün ve seçilmiş Belediyenin sahip çıkmadığı İstanbul Trafiğine Cumhurbaşkanı'nın bir dokunması yetti.
Zincirlikuyu mezarlığı kapısıyla, Boğaziçi Köprüsü çıkışı arasında, yürüsem 45 saniyelik yolu, servis arabalarının dünyayı tanımaz ve umursamaz tavırları içinde kilitledikleri trafikte tam 33 dakikada alınca, kalan tek umudum Cumhurbaşkanı'na açık dilekçe yazmış ve kendisine bağlı Devlet Denetleme Kurulu müfettişlerini İstanbul'a göndermesini dilemiştim.
Gazetenin çıktığı gün öğle saatlerine doğru Cumhurbaşkanlığı Basın Danışmanı Ahmet Sever aradı.
"Sayın Cumhurbaşkanı yazınızı bu sabah erken saatlerde okudu ve gerekenin yapılması için Devlet Denetleme Kurulu'na talimat verdi" dedi.
Cuma sabahı köşemdeki başlık "Cumhurbaşkanı İstanbul'a sahip çıktı" şeklindeydi. O akşam yeniden Kadıköy'e geçtim. Hem de cuma, hem de saat 17.00 gibi trafiğin en feci ve servis otolarının en yoğun olduğu saatte..
Üç gün evvel 33 dakikada aldığım Mezarlık Kapısı-Boğaziçi Köprüsü çıkışı arasını bu defa 2.5 dakikada geçtik. Arada nokta var, dikkat! Yani iki buçuk..
33 dakikadan 2.5 dakikaya iniş için Cumhurbaşkanı'nın konuyla ilgilendiğini açıklaması yetti.
Servis şirketlerine teslim olmuş, ceza yazmamak için ortada görünmeyen trafikçiler birden ortaya çıktılar. İstanbul trafiğinin bu en rezil kavşağında aylardır ortalarda görünmeyen ekipler, bol bol ordaydı. Duruma hâkimdiler. Servisler mum gibiydi.
Yani..
İstenirse oluyordu..
Ama İstanbul trafiği "Nedense (!)" istemiyordu. Ben yazınca iki gün polisler "Görünüyor"du. Nişantaşı kavşağında olduğu gibi.. Ama devlet emri 3 gün bile sürmüyordu İstanbul'da.. Yazımdan iki gün sonra Nişantaşı'ndan geçen Mehmet Yılmaz, ayni rezilliği görmüş ve "Hıncal Ağbi az bile yazmış" demişti köşesinde..
Etiler'de Bebek Yokuşu'nun başı ve sahile indiği kavşağı tıkayan yasak oto parklara ben yazdığım gün "Kusura bakmayın Hıncal Bey yazdı da" diye ceza kesilip, arabalar çektiriliyor, ertesi gün, eski tas eski hamama dönülüyordu.
AkMerkez Paper Moon önü, merkezin açık ve kapalı oto parkları olduğu halde duble park eden lüks arabalar ve taksilerle tıkanıyor, değnekçi gibi gezen trafik polisleri sadece yazdığım gün görev yapar gibi yapıyorlardı.
Gültepe halkını perişan eden Kanyon kavşağına polis sadece yazdığım gün geliyor, ertesi gün kayboluyordu.
Cuma günü 2.5 dakikada geçtiğim yola bu hafta içinde tekrar çıkacağım.. Bakalım Cumhurbaşkanı yasağı kaç gün sürecek?.