Savaşları, kavgaları bitirsek de, bu Anadolu'da yaşayan insanların imkan verilir, fırsat bulunursa kimler olduklarına, neler yaratabileceklerine bir baksak, bakabilsek..
Çarşamba gecesi Sevgili evin (İlyasoğlu) her yıl olduğu gibi, gençleri çıkardı gene Albert Long Hall'e, Boğaziçi'nde..
Süher-Güher Pekinel Kardeşler'in, "Genç Yetenekler Dünya Sahnelerinde" projesi çatısı altında en iyi imkanlarla müzik eğitimi sağladıkları gençlerden bir bölümünü, nasıl gururla, nasıl umutla, nasıl keyif ve coşkuyla izledik..
Pekineller, bu proje ile son yıllarda işlevini nerdeyse tamamen kaybeden "1948 Harika Çocuklar Yasası"ndan kalan boşluğu dolduruyor ve harikalar yaratıyorlar.
Çarşamba gecesi Yunus Tunceli'nin piyanosu eşliğinde, ege Banaz ve Yağızcan Keskin (Klarnet), Kıvanç Tire (Keman) ve Yusuf Çelik'i (Viyolonsel) dinledik..
İkili ve üçlüler olarak çaldılar.. Her defasında tıklım tıklım dolu salon yıkıldı. Gençler finalde iki defa bis yaptılar, gene doyamadık..
Çatının altında şu anda, dünya sahnelerine çıkan 10 gencimiz var.. "Seneye bu sayı daha da artacak..." Öyle dedi Güher.. "Bir konuşmaya vakit bulamadık" dedi, onu kutlarken.. Sahnedeki gençleri gösterdim..
"Bunlar konuşuyorlar, yetmez mi" dedim..
Yaşayın Pekineller.. Teşekkürler Evin!..