Cengiz Semercioğlu "Son on yılın en büyük davasına dönüp bakan yok" diyor.. Görünüşte haklı.. Manken Aslı Baş'ın iş adamı Ahmet Bayer'in villasındaki esrarengiz ölümü, zamanın Truman Capote ve Ümit Deniz gibi polis muhabirleri olsa, roman yazdıracak kadar ilginç.. Ama medyamız lütfen haber yapıyor.. Cengiz de "Oysa benim gibi on binlerce okurun merak ettiği o kadar çok şey var ki" diyor..
De, de ama bir de düşün Cengiz?.
Bu ülkede adalete, yani ikinci güce, medyaya, yani dördüncü güce güven kaldı mı günümüzde.. Senin merakın kimin umurunda..
Genel Yayın Müdürüne sorsana bakalım, Engin Ataman'ın peşine taktığı "Dedektif"lerini, Bodrum'a niye yollamıyor?.
Cengiz Kardeşim Polat Renaissance Oteli güvenlikçileri tarafından hemen her gazeteye (Sabah dahil) servis edilen fotoğraflarla manşet haber yapan Hürriyet'i eleştirmemize de kızmış.. "Efendim sizin gurubun Takvim gazetesi de kullandı" diyor.
Biz "Kullanılmaz" demedik ki Cengiz.. "Hafta Sonu'nu kapamasaydınız, orda kullanırdınız. Hürriyet olmaz" diye tavır koyduk.
Gazetelerin kategorileri, okur profilleri vardır.. Ben bu ülkenin hep bir numarası Hürriyet'i yanlış kategoriye koymuşum, demek.
Cengiz'e göre, çocukluğumdan beri elimden düşürmediğim Sedat Simavi emaneti Hürriyet, Sun gibi, Takvim gibi bir bulvar gazetesiymiş, meğer..
Birimiz özür dilemeliyiz. Ya ben, Cengiz'den.. Ya Cengiz, Hürriyet'ten..