Necdet Ağabey'in cenazesinde, Fenerbahçe'nin Galatasaray'dan niye daha büyük olduğunu bir daha anladım..
Tüm uluslararası spor teşkilatları arasında en yüksek noktaya ulaşan bir Türk, bir Galatasaraylı olan Necdet Ağabey'in (Çobanlı) cenazesini bir avuç dostu, yakın, kişisel dostu kaldırdık.
"Galatasaray" diye kimse yoktu..
Konuştular mı, mangalda kül bırakmazlar hani..
Okul yoktu.. Üniversite yoktu.. Kulüp yoktu. Ultraslan yoktu..
FİFA'nın efsane başkanı Havalange'ın sağ kolu, "Benim Türk askerim" dediği, en güvendiği çalışma arkadaşı ilan ettiği, FİFA Onur Üyesi Necdet Çobanlı, hayatı boyunca "Nereye geldiysem Galatasaray sayesindedir" diyen Necdet Çobanlı "Bir garip ölmüş diyeler" gibi gitti..
Tabutuna sarı kırmızı bayrağı, kızı verdi de, Celal Çapa ile ben koyduk..
Necdet Ağabey Fenerbahçeli olsaydı, Nişantaşı'nda trafik durmuş, taziyetçilerin kuyruğu Akaretler'in dibinde başlamıştı..
Naşı, cami avlusundaki arabaya on kişi ile gelme yerine, Teşvikiye'den Zincirlikuyu'ya omuzlarda taşınmıştı..
Ben ki, Fener stadında yapılan kulübün düzenlediği, 10 bin kişinin katıldığı Lefter törenine dudak bükmüş, "Tribünler yıkılmalı, Lefter'in tabutu, bütün Bağdat Caddesi'nde omuzlarda gitmeliydi" demiştim.
Galatasaray'ın haline bakın..
Necdet Ağabey'e Galatasaray Kulübü tören bile yapma gereği görmedi. Teşvikiye Camisi avlusunda, tabutu başında Galatasaray Başkanı hiç değilse iki çift laf edebilirdi, etmedi. Galatasaray Başkanı her zaman olduğu gibi ortalarda yoktu, çünkü. Cenazeye bile zahmet etmedi.
Galatasaray Sitesinde "Kısa Haber" gibi, rezil üç satır yayınlandı, bitti gitti..
Bugünkü Başkan sırra kademdi.. Peki yaşayan öteki Başkanlar!..
Selahattin Ağabey ordaydı. Tanıdığım en vefalı Galatasaraylı.. Hürriyet "Yeni Atletizm salonuna Jerfi Fıratlı adı verilsin" dediğinde hemen arayan "Bu konuda bana düşen ne varsa, maddi manevi yapmaya hazırım" diyen ezeli Galatasaray Başkanı Selahattin Beyazıt.. Bugünkü başkan gene aldırış bile etmezken. Yazıyı bile okuduğunu sanmıyorum. Okusa "Kim bu Jerfi" diye sorardı herhalde..
Asıl önemlisi.. Beni asıl şaşırtan..
Faruk Süren ordaydı.. "Herkes gelir, Faruk Başkan gelmez" diye düşünüyordum. Çünkü Necdet Ağabey, Süren'in en büyük muhalifiydi.
Hadi daha açık söyleyeyim.. O Avrupa ve Süper Kupa Şampiyonluklarını getiren Süren'i, bitiren adamdı Necdet Ağabey..
O Faruk Süren, cenazedeydi.. O Faruk Süren "Galatasaraylılık dersi" verircesine ordaydı.. Peki ya öteki yaşayan Başkanlar nerdeydi?.
Yaşarken adam yerine koymadıkları Necdet Ağabey'in ölüsüne saygı göstermeye utandılar herhalde..
Özellikle bu yıl yaşadığımız her toplumsal olay, Fenerbahçe'nin niye büyük olduğunu birbiri ardına kanıtlıyor..
Galatasaray Lisesi'nde kurulmakla övünen Galatasaray, Lise avlusunda kalmış..
Orayı bile dolduracakları artık şüpheli ya..
Lisede bir anket yapsak, yüzde kaçı Galatasaraylı çıkar acaba?..
