Valla sevgili Evin (İlyasoğlu) gene "Efsane konser" der mi bilmem.. Bana sorarsanız, olay Efsane.. Tamam.. Ama konser için ayni şeyi söyleyemeyeceğim..
Venezuella'nın El Sistema çocuklarından oluşan Simon Bolivar orkestrasını pazartesi akşamı izledik. Ama ondan önce, bir minik belgesel seyrettik, sahneye asılı ekranda.. Venezuella'nın sokak çocuklarını büyüdükçe, hapçı, tinerci olmaktan, mafyanın eline tetikçi olarak düşmekten kurtaracak bir sistem..
Onları sokaklardan alıp, ellerine bir müzik aleti vererek "Bunu çalmayı öğrenin. Birlikte çalmayı öğrenin.. Tek başınıza kırılıp gideceğinize, birlikte güçlü olmayı öğrenin. Müzik sizin yaşam felsefenizi, yaşam kalitenizi yükseltsin" diye başlamış El Sistema.. 11 nota sehpası.. 20 nota kâğıdı ile..
Bugün 300 bin Venezuellalı çocuk "Sistem"in içinde ve az sonra dinleyeceğimiz orkestra, o çocuklardan seçilmiş işte..
Şefleri dahil..
Şimdi bu efsane değilse, "Efsane" nedir?. Tamam..
El Sistema konusuna, medyamız da yeterince değindi. Yürekten kutlarım meslektaşlarımı. Bu yüzden daha fazla ayrıntıya girmeyeceğim..
Ama konser için iki lafım var..
Arka arkaya dört Çaykovski fazla geldi. Hamlet, Romeo Jülyet ve Tempest üzerine yazdığı müzikler, o zaman da fazla tutmamış.. Çaykovski yıllarca uğraşmış üzerlerinde.. Değer kazanmaları yıllar sonra.. Ama sık çalınan şeyler değil..
Şimdi bir konserin tümünü baştan sonra bunlara ayırmak "Çaykovski ve Shakespeare" konulu bir tematik konsere çevirmek ne derece doğru?.
Bilemem.. Bu günlerde gazetelerden birinde Rengim Gökmen şefimle yapılmış bir söyleşi vardı.. Üstad "Klasik müzik, keyif değil, eğitim işidir" diyordu.. Bende klasik müzik eğitimi hiç yok. Bu müziği hep keyfimle dinledim. Belki de ondandır. Ama Rengim dostum "Cem Yılmaz'a teşekkür borçluyuz. Bizim ulaşamadığımız yüz binlere klasik müziği o dinletti" de diyor..
O gece Haliç Kongre Merkezi'nde müthiş bir kalabalık vardı.. El Sistema efsanesini görebilmek için.. Salonun nerdeyse yarısı ilk kez böyle bir konsere geliyordu. O gelenlerden yüzde kaçı "Vay be.. Ben bu müziğin peşini bırakmayayım" demiştir, o repertuarla?..