Türkiye'nin en iyi haber sitesi
HINCAL'IN YERİ HINCAL ULUÇ

Bendeki grip.. İngiltere'deki gölge bakan..

Bendeki griple, İngiltere'deki Gölge Bakanın ne alakası var, diye mi merak ediyorsunuz.. Dünya bu..
Yaşam bu.. Bazen birbiriyle hiç ama hiç alakası olmayan şeyler öyle iç içedirler ki aslında..
20 gündür fena halde hastaydım.. Önce kırıklıkla başladı.. Sonra burnum akmaya ve hapşırmaya sıra geldi.. "Soğuk algınlığı" dedim.. "Üşütmüşüm.."
C vitamini ve de asprin.. Kırıklığa karşı ve de güçlenmek için. Lanetin ilacı yok.. En yumuşak mendili kullanıyorum, gene burnum yara oluyor.. Tuvalet kağıdı taşımaya başladım yanımda.. Günde bir teker bitiyor.. Öyle akıyor burnum anlayın.. Ama yatağa düşmüyorum.. Aşının faydası.. Önleyemediği türlerin hafif geçmesini sağlıyor. Ateş yok.. Sabah gazeteye gelebiliyorum. Öğleden sonra tüm dinlenme.. Gece de konsere, tiyatroya gidebiliyorum..
Bu arada etrafa bakıyorum.. Okuyorum.. Dinliyorum.. Yahu tanıdığım beş kişiden ikisi hasta.. Çoğu yatalak.. Müthiş bir salgın var..
Bir haftada geçer dedik, geçmedi. İkinci hafta da geçmedi. Üçüncü haftada burun akması ve hapşırık kesildi, öksürme başladı.. Ama nasıl öksürme.. Boğmaca gibi.. Yani göğse doğru iniş var. Grip ve nezleye antibiyotik fayda etmez. Hatta her defasında antibiyotik aldığınızda vücut bağışıklık sağlar, bir daha o antibiyotik size fayda etmez. Ciddi bir hastalıkta gidersiniz.
O ayrı konu, bu hafta içinde bir daha yazacağım..
Neyse.. Göğse iniş başlayınca, zayıflayan ciğerleri antibiyotiklerin işe yarayacağı bakterilere karşı korumak gerek. Yoksa maazallah.. Zatürree falan.. Serhat Doktorumu aradım.. Bir antibiyotik tavsiye etti, beş gün.. Günde de bir tane.. Hoş..
Öksürük de kesildi.. Kesildi ama midem de bitti. İlacın yan etkisi bulantı.. Yemek yiyemez hale geldim.. Neyse beş gün bitti, ben bitmeden.. 24 saat sonra midem kendine geldi. Ben de geldim.. Üç hafta sonra.. Tam üç hafta..
Yani "Olmaya devlet cihanda bir nefes sıhhat gibi" ne demek bir daha anladım..
O sırada işte, hemen ayni günlerde bir haber, bir yazı okudum..
Yazı Balçiçek İlter'in (Pamir).. Başlıkla çarpıyor kız..
"Domuz, kuş, köpek... Ne gribi yaşıyoruz da haberimiz yok?."
O çökmüş. Yüksek ateşle yataklara düşmüş.. İşe gidememiş.. İki hafta bütün ev halkı hasta olmuşlar.
"Herkes hasta"diyor, Balçiçek.. "Siz değilseniz, çevrenizde mutlak biri hastadır.." ve haykırarak soruyor.. "Neler oluyor?.."
Olan şu..
Bu ülkenin sahibi yok..
Böyle ağır bir salgını başka ülke yaşasa, yer yerinden oynardı. Bir defa gazeteler, o on para etmez "O dedi, bu dedi" haberleriyle çıkmaz, bu korkunç salgını manşetlere taşır, "Ne oluyor" sorusuna yanıt ararlardı.
İkincisi ve asıl önemlisi, o ülkenin Sağlık Bakanı, yani halkın sağlığından sorumlu adam, televizyonların başına geçer, açıklamalar yapar, uyarılarda ve tavsiyelerde bulunurdu.
Hastaneler tıklım tıklım dolu, ülkemde kılı kıpırdayan yok.. Kimsenin umurunda değil yahu..
Muhalefet mi?.
Güldürmeyin beni..
Bu ülkede muhalefet, laf üretmektir. O sana sövecek, sen ona söveceksin.. İşin tamam..
Peki halkın gündemi?.. Halkın sorunları.. Mesela şu korkunç salgın ülkeyi yataklara, bilmiyoruz, belki ölümlere götürürken, "Ne oluyor" diye soracak bir muhalif yok mu Sağlık Bakanına..
İşte şimdi geldik, İngiliz Gölge Bakanına..
Gazeteler yazıyor.. Muhalefetteki İşçi Partisi Gölge Maliye Bakanı görevinden istifa etmiş..
Gölge Bakan..
İşi ne?. İktidardaki Maliye Bakanı'nı uzman olarak izlemek ve eleştirmek.. Partisi iktidara gelirse, muhtemel Maliye Bakanı adayı..
Türkiye'de böyle sistem var mı?.
Olur mu?.
Bizde tek adam sistemi var. Her şeyden sorumlu kişi lider.. İkinci kişinin öne çıkmasına dahi izin verilmez, lidere gölge düşmesin, rakip olmasın diye.
"Bu ülkenin asıl ihtiyacı muhalefet" diye bas bas bağırıyorum.
Olsaydı..
Halk böyle kırılırken CHP'nin gölge Sağlık Bakanı ortaya çıkıp kıyametleri koparsaydı, koparacağı bilinseydi, iktidarın Sağlık Bakanı öyle susup oturabilir, ya da "Efendim biz Aslantepe'yi hastane yapacaktık, başbakan statta ısrar etti" diye ucuz politikalar, kabak çekirdekleriyle gününü gün edebilir miydi?.
Muhalefet denen yerde koskoca bir çukur olunca, iktidarı suçlama hakkımız var mı?.
İmam da bildiğini okuyor o zaman, korkusuz, zahmetsiz!..

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA