Abuzittincim,
Tonton kızlar mı ponpon kızlar mı her neyse, hani basketbol maçlarında aralarda gösteri yapan mini etekli kızlar var ya Abuzittincim, Başbakanımızın eşiyle birlikte gittiği Türkiye- Rusya maçında, bunların şovuna izin verilmemiş. Bunu önce bizim gazetelerde okudum, sonra baktım, Avrupa gazetelerinin elektronik baskılarında da var. Olanlara biraz da alaycı yaklaşmışlar.
Valla doğrusunu söylemek gerekirse ben de nasıl yaklaşacağımı hâlâ kestirebilmiş değilim. Başbakanımızın veya eşinin "Biz bu akşam maça gitmeyi düşünüyoruz. Ama bi şartla; ponpon kızlar olmasın!" diyebileceğini aklım almıyor. Herhalde bazı FİBA'da bazı aklıevveller, Türk Başbakanı'na jest olsun diye bi "yasak" koydular. Ama bence Başbakanlığın bi açıklama yaparak, Erdoğan çiftinin böyle bi isteklerinin olmadığını duyurması lazım. Yoksa insanların aklında birtakım sorular belirebilir. Mesela bi tanesi; tut ki bu Dünya Kadınlar Basketbol Şampiyonası olsaydı. Ee, Başbakan maça gelecek diye, FİBA takımları sahaya eşofmanla mı çıkaracaktı? Hadi biz çıktık.. Rakip takımın oyuncularına da, diyelim ki Yunanlılara, "Ev sahibi Başbakanı ve eşi bu akşamki maçı şereflendirecekler. Sizin kızlar da eşofman giysin" mi denecekti?.
Ponpon kızlar, bana yıllar önceki bi olayı hatırlattı.
O zamanlar TRT'nin spor haberlerinde çalışıyorum. İktidar değişti. Milliyetçi Cephe iş başına geldi. İktidarın daha ikinci haftası.
Amerika'da mı ne, bi yerde, "Dünya Vücut Şampiyonası" yapılmış ve bizden biri de (Adını şimdi hatırlamıyorum) şampiyon olmuş. Televizyonda siyah/ beyaz devri. 16mm.lik film, kargoyla yetişecek, akşam haberlerde verecez. Uzatmim Abuzittincim, yayına 15-20 dakika kala "Genel Müdür seni çağırıyor" dediler. Genel Müdür, Nevzat Yalçıntaş.
Biz daha önceki yıllarda rahmetli İsmail Cem'le çalışmışız. Nevzat Beye alışmaya çalışıyoruz.
"Vücut Şampiyonası filmini veriyoruz değil mi?" dedi. "Gelmek üzere, hemen montajlayıp verecez efendim"dedim.
"Filmi verirken rica etsem, (Kibar adamdı doğrusu) rica etsem o sporcuların, şort mu slip mi ne diyorlarsa, o kısmını göstermeyeniz" dedi.
Bi an şaşırdım Abuzittincim. O kadar yöneticiyle çalıştım ilk defa böyle abuk bi istekle karşılaşıyordum. Bi iki yutkunup toparladıktan sonra:
"Sayın Genel Müdürüm, bu zaten 3 dakikalık Wisnews filmi. Bunu montajladık mı kuşa döner. Zaten şampiyonumuzu şeref kürsüsünde boynunda madalya, arka planda bayrağımızı göstermezsek en güzel yeri atmış oluruz... Bunlar hep genel plan çekimler."
"Canım bu film değil mi. Makasla oraları kesin!"
"Valla Genel Müdürüm benim böyle bi teknikten haberim yok. Sizin bildiğiniz biri varsa makasını alsın gelsin!"
Film o gece, maalesef, Genel Müdürümüzün istediği gibi değil, aynen geldiği gibi yayınlandı. Ben de, artık TRT'de iş yapılamayacağını anladığımdan, tası tarağı toplayıp "Hadi bana eyvallah" dediydim.
Münasip yerlerinden öperim Abuzittincim.
Kardeşin Güneş.
Tecellister@gmail.com
Ek: Tam zarfı kapattım, bi haber geldi. İranlılar da "kızlar etek yerine pantolon giysinler" demiş. Ne pantolonu çarşafa sokalım yahu!