BAŞBAKAN Erdoğan'ın "Meyvada da alkol var. Onu yesinler" sözü ortalığı karıştırdı. Dün Sevgili Sevilay (Yükselir) Başbakanı eleştiriyordu.. "Bu sözleriniz münafıklar tarafından kötüye çekilir. 'İşte, alkol yasağına zemin döşemeye başlıyorlar. Biz demedik mi" diye girişirler. Keşke söylemeseydiniz" diyordu..
Valla haklı da.. Başladılar bile..
Ama bana sorarsanız yanlış başladılar..
"Meyvada da alkol var" sözü, ülkede çok başka bir patlamaya yol açabilir..
"Bu ülke" derken, yemeğin içindeki etin şarapta bekletilmiş olduğunu öğrenince, karşılama ziyafeti veren valiyi görevden aldıran bakanların Türkiyesi'nden söz ediyorum.."
"Vay demek meyvada da alkol var.. O zaman meyva da haram.. Zinhar el sürülmeye" diyenler çıkmaz sanıyorsanız, çok safsınız demektir.
Başbakan lafının en çok buraya çekilmesinden korkmalı..
Ama merak etmesin, savunması var. Kutsal kitabımız Kuran'ın ta kendisi hem de meyvayı beraat ettiriyor...
Nahl Suresi, 67'nci ayet.. Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır'ın tefsiri ile aynen şöyle..
"67- Hurma ve üzüm ağaçlarının meyvalarından da hem içki, hem de güzel gıdalar edinirsiniz. Şüphesiz ki bunda aklını kullanan kimseler için büyük bir ibret vardır."
İslam Alimleri tarafından Kuran'ın en yetkili tefsircisi kabul edilen Hamdi Yazır Hoca'nın şahitliği her türlü meyvayı rahat rahat yemeniz için yeterli.. Hatta aslına bakarsanız, onlardan yapılan içkileri de içebilirsiniz. Kitap öyle yazıyor..
Aksini de kimse iddia etmedi, bugüne dek. Kuran'ın tüm tefsirlerinde Nahl 67, böyle kayıtlı..