Türkiye'nin en iyi haber sitesi
HINCAL'IN YERİ HINCAL ULUÇ

Hukuk Devleti yolunda Hukuk Reformu..

Ergenekon olduğu iddia edilen her neyse, onun bu ülkeye büyük bir yararı olduğunu yarın bütün hukuk tarihçileri yazacak ve diyecekler ki, "Türkiye bu sayede, Hukuk Devleti olma yolunda en büyük adımı attı. Avrupa Birliği normları içinde bir hukuk reformunu gerçekleştirdi.."
Tabii, politikacılarımız sözlerini tutarlarsa..
Ergenekon olduğu iddia edilen polis ve adliye olayları ve bağlı gelişmeler, bu ülkenin çok acil bir hukuk reformuna ihtiyacı olduğunu ortaya koydu.
Bu köşede yıllardan beri, ceza, infaz ve usul yasalarının A'dan Z'ye değişmesi gerektiğini söylüyor, Adalet Bakanları'nı göreve çağırıyorduk, ama kimsenin kılını kıpırdatamıyorduk..
Şimdi hukuk reformu gerektiğini söyleyen Başbakan Recep Tayyip Erdoğan.. O söyleyince olacaktır.
..Ve de Avrupa Birliği normlarına uygun bir hukuk düzeni gelecektir. Çünkü başkasının düşünülmesi mümkün değildir. Aksi, bize zaten sempatik bakmayan Avrupa'ya Türkiye'yi tümüyle dışlamak için harika bir özür yaratır.

***

Şimdi bakın..
İki eski kuvvet komutanı göz altına alındılar.. Niye alındılar?.
Gazeteci Mustafa Balbay mahkemede "Komutanlar dışarıdayken, ben niye içerdeyim" diye bas bas bağırdı da ondan. Balbay'a atfedilen suç, bu komutanların düzenledikleri iddia edilen komplonun içinde olmaktı. Balbay aslında "Komutanları da içeri alın" değil "Benim de serbest bırakılmam gerek" diyordu. Ama bir kısım medya, tam tersi yorumu uygun buldu.
"Balyoz" dediler ve komutanlar gözaltına alındı. Üç gün tutuldular ve serbest bırakıldılar.
Bırakılırken yapılan açıklama ilginçti.
"Daha önce ifadelerine başvurulup serbest bırakıldıklarında kaçma teşebbüsünde bulunmadıkları için, kaçmalarının veya delilleri karartma ihtimallerinin olmadığı düşünülmüştür."
Doğru..
Doğru da.. Mustafa Balbay da gözaltına alınmış, tutuklanmıştı hatta. Sonra serbest bırakılmıştı. Kaçtı mı?..Teşebbüs etti mi?..
Peki tekrar niye tutuklandı?.. Bir yıldır niye içerde?.. Bu tutuklama mı, infaz mı?.
Çağdaş hukuk, tutuklamanın infaza dönüşmemesini emreder..
Deniz Seki tutuklandı. Yargıç önüne çıkmak için 10 ay bekledi. İlk duruşmada tahliye edildi..
Aylin Duruoğlu tutuklandı. Yargıç önüne çıkmak için 10 ay bekledi. İlk duruşmada tahliye edildi.
Bunlar hukuk adına çok "Ayıp" örnekler..
Ama hukukumuzda ayıplar bu kadar değil..
Polise taş atan çocuklar 5 yıl hapis yiyor. Elindeki jileti gösterip sınıf arkadaşından bir lira alan çocuk, kulak çekme ile geçiştirilecekken, müdürün işgüzarlığı ve yasalarımızın içeriği gereği, ağır hapis cezasına mahkûm ediliyor.. Hayatı kararıyor. Aç oldukları için baklava çalan çocuklar yıllarca hapis cezası yiyorlar.
Buna karşılık, Taksim Meydanı'nda adam öldüren, bir yıl yatmadan serbest kalıyor.
Alkollü, aşırı hız yaparak, hatta ehliyetsiz direksiyona oturarak, kırmızıda geçerek kaza yapan, adam öldürenler, tutuksuz yargılanıp, ertelenen cezalarla yaşamlarını sürdürüyorlar.
Silahı gösterdin mi, sadece gösterdin mi, 20 yıl.. Sekizde sekiz kusurlu adam ezip öldürdün mü, serbestsin!..
Kusur yargıçların değil. Yargıçlar yasaları uygularlar.. Yasalar yanlış, yasalar oynak, yasalar yoruma ve keyfe bu kadar açık olursa, kamu vicdanını bu kadar rahatsız eden, en sıradan, en masum insanlara dahi "Ne olacağız, nereye gidiyoruz, yarın beni de alırlarsa, beni de dinlerlerse" dedirten, "Devlet" sözcüğünün önündeki "Hukuk" lafını kaldıran uygulamalar başlar.
Ergenekon olduğu iddia edilen olayların yarattığı fırtınadan bir Hukuk Reformu ile çıkabilirsek, çekilen sıkıntılara değdiğini söyleyebiliriz..
Tabii, sıkıntıları çekenlerin "Sen çekmedin ki. Söylemesi kolay" sitemlerini yükleneceğimizi bilerek..

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA