Bu ülkede "Gazetecilik Okulu" yönetsem, Yeni Asır'ı zorunlu ders olarak okuturdum..
Bu ülkede oğlumu gazeteci yapmak istesem, ne yapar eder Yeni Asır'a sokardım..
Yeni Asır bir okul çünkü..
Gazeteciliği en iyi öğreten, gazeteciyi en iyi yetiştiren okul..
Bugün ülkenin en büyük gazetelerini şöyle bir tarayın. Yeni Asır ekolünden yetişmiş kaç kişi göreceğinize şaşarsınız..
Ben Yeni Asır'ı, 1970 yılında, Modern Folk Üçlüsü'nün meneceri olarak Fuar zamanları İzmir'e gelmeye başlayınca tanıdım..
İki günde Yeni Asır almak tiryakilik oldu..
Çünkü İzmir'de biri nefes alsa, Yeni Asır'a haber oluyordu. Kentte olup biten her şeyi öğreniyorduk.. Hem de en canlı gazetecilikle.. Harika haberler, enfes yorumlar, en doğru magazincilik, müthiş fotoğraflar..
Şaka yapmıyor, abartmıyorum.. Çocuklarla yürürken bir yerde kalabalık, bir yerde hareketlenme görür, merak edip gidip bakmazdık.. "Yarın Yeni Asır'dan öğreniriz" diye.. Öğrenirdik de..
Yeni Asır, sadece İzmir'i yazmazdı.. İzmirlileri de izlerdi..
İzmirli bir futbolcu, Diyarbakır'a mı transfer olmuş.. Her maçı, nasıl oynadığı haber olurdu.. İzmirli biri mesela asker mi olmuş?.. Taşınmış kentten mi gitmiş.. İzmirli gittiği her yerde izlenirdi..
Türkiye'de her zaman bir numara olmuş Hürriyet'in o zamanki patronu Erol Simavi deli olurdu. Nasıl olmasın ki.. "Türkiye'de herhangi bir bayide Hürriyet'ten fazla satan bir tek gazete var, Yeni Asır, Hıncal" derdi, bana..
Yeni Asır'ın yerel gazeteciliği dünyaya örnektir..
Yeni Asır İzmir halkını doyurduğu için İzmirliler, İstanbul'un büyük gazetelerine mektuplar yazıp "Neden Altay'ı, Göztepe'yi yazmıyorsunuz" deme gereği duymazlardı mesela..
Koca Ankara, bir Yeni Asır'a sahip olamadı mesela, bir türlü..
Yeni Asır, halkın ve kentin sorunlarına sahip çıkmada, çözmeden peşini asla bırakmamada örnek gazetecilik yaptı hep..
Yeni Asır'ın bu tuttuğunu koparma geleneği bir, tek bir İstanbul gazetesinde olsa, bugün başka bir Türkiye'de olurduk inanın.
Yeni Asır teknolojide de önderdi. Dünyadaki gelişmeleri en evvel kapan ve uygulayan gazeteydi.. "Bilgisayarla gazete hazırlanıyor" dediklerinde İzmir'e özel gitmiş, Yeni Asır tesislerini gurur, hayranlık ve şaşkınlıkla izlemiştim.
Türkiye'nin yaşayan en eski gazetesine bu kimliği kazandıran kişi, Yeni Asır'ın içinde doğan, büyüyen, babadan gazeteci Dinç Bilgin'dir. Bilgin, bizim meslekte "Patron" olarak bilinir..
Ben yakından tanırım.. Bana sorarsanız, tanıdığım en büyük gazetecidir.
Teşekkürler Dinç Bey!..